Değerli Dostlar, Sevgili Okuyucularımız;
Bundan tam bir yıl önce gazetemizin test yayını aşamasında yani 30.07.2016 tarihinde, kendimizi daha detaylı anlatmak adına sizlere sunduğum bir yazımda; amaçlarımız ve izleyeceğimiz yayın politikaları konusunda bazı bilgiler vermiş idim..
Bunları bir kez daha hatırlarsak;
“FETOCULAR ve PKK / PYD' liler, IŞİDÇİLER (daha genel anlamda yazılırsa bütün terör örgütleri, onların savunucuları ve destekçileri ile tüm vatan hainleri, demokrasi ve cumhuriyet düşmanları) HARİÇ; HER SİYASİ GÖRÜŞE YER VEREN BİR YOL İZLEYECEĞİZ.. GEREK BEN, GEREKSE İSMET YILDIRIM BEY VE YAYIN KURULUMUZ, KESİNLİKLE OBJEKTİF BAKIŞIMIZDAN TAVİZ VERMEYECEĞİZ.. YAZARLARIMIZ İSE;
YASALAR, TOPLUMSAL AHLAK KURALLARI, İNSAN, TÜM DOĞA VE HAYVAN HAKLARINA AYKIRI OLMAMAK KAYDIYLA DİLEDİKLERİ GİBİ GÖRÜŞLERİNİ SERBESTÇE YAZABİLECEKLERDİR.. TABİİ Kİ YAYIN KURULUMUZUN DENETİMİNDEN GEÇMEK KAYDIYLA.. EL BİRLİĞİYLE GÜZEL BİR ÇİZGİYİ, KALİTELİ YAŞAMAK ADINA MUTLU BİR BİRLİKTELİĞİ YAKALAYACAĞIMIZA İNANIYORUM.. BU KAPI BİR TİCARİ NİYETLİ KAPI DEĞİL,
BİR SEVGİ VE GÖNÜL KAPISIDIR.. BURSA ARENA GAZETESİ
ŞİMDİDEN KUTLU OLSUN !..” Demiştim..
Tam bir yıl geçti üzerinden..
Bugün şöyle bir geriye baktığımızda, herşeyden önce her gün daha da güçlendiğimizi, yayın içerik ve kalitesi yönünden de önemli bir yol kat ettiğimizi görüyorum.. Bunlar öncelikle ve mutlaka siz okuyucularımızın teveccüh ve destekleriyle ortaya konulmuş gelişmelerdir.
Bu süreçte herşey süt liman mı gitti dersiniz ?
Mutlaka ki hayır.
O hain darbe teşebbüsü ve peşinden gelen sıkıntılı günler..
Amacı ne olursa olsun her haliyle demokrasi adına sıradışı bir uygulama olan OHAL ve bunun topluma olan psikolojik yansımaları.. Yeri geldi aldığımız başarılarda hep çocuklar gibi sevindik, yeri geldi ciddi tartışmalar, incitmeler / incinmeler yaşadık kendi aramızda… Derken gerçekten şu bir yılı kolay geçirdik desem yalan olur. Ancak yılmadık, korkmadık ve bu yaşlarımıza rağmen yorulmadık.. Halen daha dün başlamış gibi yüksek bir azim ve enerjiyle; şevk ve cesaretle elimizden geleni yapıyoruz.
5 Kişilik Yayın Kurulumuz, 28 Yazar, 8 Şair, 3 Resim ve Fotoğraf Sanatçısı, 2 Bilişim Uzmanı, 2 Hukuk Danışmanı, 3 Editör ve Haber Ekibimiz.. Falan derken bir bakıyoruz ki 50 kişiyi aşmışız; farklı görüşler ve renklerden oluşmuş bir “Fikir, Sanat ve Edebiyat Kulübü” haline gelmişiz.. Bu büyüme her gün daha da profesyonel bir çizgide gelişmeye devam edecektir.
T.C. Devleti, Anayasası, Milleti, Bayrağı, Cumhuriyeti, Temelinden ve Özüne Uygun Haliyle Dini İnançları, Toplumsal Ahlak Kuralları, Vatan ve Milletin Bölünmez Bütünlüğü, Çağdaş Bilim, Demokrasi ve Al Bayrağımızın Tam Bağımsız Dalgalanması.. gibi idol gördüğümüz temel amaçlarımızdan taviz vermedik, vermeyeceğiz de.. Bu hasletlerin hiç birisi bir siyaset kanalının tarifi / ya da tarafı kesinlikle değildir.
Özellikle siyaset yazan yazarlarımız, sanatçı ve şairlerimiz (sanat, yerel yönetimler, magazin ve spor gibi konularda paylaşım yapanlarımız dahil) içerisinde yer alan İslamcı, Halkçı, Ülkücü, Muhafazakar, Devrimci, Sağcı Demokrat, Sosyal Demokrat, Ulusalcı vb. bilinen görüşlerde kalemler olsa da; Her bir arkadaşımızın bu vatanın aşığı; bu ülke, toplum ve devletinin her ahval içerisinde yanında oldukları kuşkusuzdur.
Bu arada ben dahi bugüne kadar Bursa basınının iki büyük gazetesinden birisi olan Yeni Marmara Gazetesi’ndeki köşemde, yıllardır sıradışı siyaset konularını cesaretle yazarken; bu sütunlarda mümkün olduğunca kendimi dizginliyor ve objektif bakışımı muhafazaya çalışıyor isem; “bunlar kimler, kimin adamları ve hangi partiye mensuplar” gibi bir sığ bakış ve sorgulamalar inanın hepimize haksızlık olacaktır..
Diğer yönden BURSA ARENA ticari amaçlarla kurulmuş bir gazete de değildir. Hiçbir zaman para ve ikbalin kölesi olmamıştır. İnsanca, hakça ve hakkaniyetle yürümektir esas olan.. Bizler buna inanıyor; böyle çalışıyor ve sanırım başarıyoruz da..
Ve son olarak bu yönden dikkatimi çektiği üzere yazmakta yarar görüyorum ki; Günlük sadece 250 – 750 arası tirajlarda kaldıkları ve ilerleyemedikleri kayıtlarıyla sabit olan Bursa’nın nerdeyse 40 yıllık bir kısım yazılı basınının / sermaye güçlerine rağmen bu makus durumları karşısında;
“Ölümden sonraki hayat” ile ilgili isabetli bir haberle birkaç gün içinde 42.865 okuyucuya ulaşan habercimizi, “Sigara ve ötesi”yle ilgili isabetli bir makaleyle birkaç gün içinde 8.140 okuyucu sayısına ulaşan değerli yazar arkadaşımızı ne kadar kutlasak az olacaktır.
İstisnasız tüm yazarlarımızın ulaştıkları yoğun okuyucu sayılarını izlemek, iletişimdeki başarıları yönünden de sevindirici.. Bir başka yazarımıza (bu defa bir bayan yazarımıza) isabetli bir makalesi nedeniyle 24 saat içerisinde nasıl 7.000'i aşkın okuyucuya ulaştığını sorduğumda "250.000 üyeli bir face-book grubunda üye olduğunu ve makalesini orada da paylaştığını" söyledi.. Doğrusu gerçek okuyucu sayısını izlemede teknik her bilgi ve imkana sahip iken, bu boyutları beklemiyordum ve kafamda iletişim tekniği yönünden bir "dank !" sesi duydum.. Desem abartılı olmayacaktır.
Bu bağlamda tüm sanatçı, haberci ve yazar arkadaşlarımı ve onlara bu başarılı çizgilere ulaştıran siz okuyucularımızı candan kutluyorum.
Sonuçlarında söylemek gerekirse; BURSA ARENA Genç nesile kalıcı bir örnek anlamında zor ancak başarıyla götürülen bir projedir. Bu ülkenin özellikle gençlerinin, “farklı görüşteki bireylerin aynı şemsiye altında kardeşçe, elele, sevgi ve saygıya dayalı bir çizgide, azami müşterek paydalarda buluşabileceği” ni böyle bir örnekte görmüş olmaları, hepimiz için ayrı bir mutluluktur.
Bizleri izleyiniz;
Paylaşımlarımızı okumaya, yorumlamaya ve sosyal medyanızda da paylaşmaya devam ediniz ve sağlıcakla kalınız..