"Ali Sami Yen'in ruhu sızladı" | Spor yazarları Galatasaray için ne dedi?

Galatasaray, UEFA Avrupa Ligi'nde deplasmanda Ajax'a 2-1 mağlup oldu. Sarı-kırmızılılar bu sonuçla play-off biletini kaptı. Spor yazarları, Ajax-Galatasaray maçını değerlendirdi.

Uğur Meleke: "90'lardan kalma bir gece" | Dün 90’lar çarşambasına benzer bir gece yaşadık Avrupa’da. Nasıl bir fikstür şanssızlığı ise, üç temsilcimiz birden deplasmanda bitirdiler grupları. Aynen Hollanda takımlarıyla Türklerin grupta toplam 6 maç yapıp bu 6 müsabakanın tamamını deplasmanda oynamamız gibi. Akıl mantık dışı bir fikstür talihsizliği... Dün ligi Hollanda’da bitiren iki temsilcimizden Galatasaray, Amsterdam Arena’dan çıkamadı. Aslında durum 1-0’ken Galatasaray maçı çevirecek pozisyonları yaratmıştı ama yine bir Berkan klasiğiyle müsabakanın fişi çekildi. Nasıl oluyorsa oluyor, transfer tıkanıyor, birileri sakatlanıyor, Galatasaray bir şekilde her sezon Avrupa’da kritik maçlara sol bekte Berkan’la çıkıyor! Geçen sene Sparta Prag maçları, bu sezon Ajax müsabakası. Enteresan gerçekten. (HÜRRİYET)

Levent Tüzemen: "Umarım bu yenilgi ders olur" | Eline geçen fırsatları elinin tersi ile itersen sonucuna katlanırsın. Ajax önünde alınan yenilgi umarım G.Saray için çok büyük ders olur, Okan Buruk'un ayakları yere basar, hayal dünyasından çıkar. Ajax önünde de şuursuz baskılar kuran, final vuruşlarını yorgunluktan bitiremeyen bir G.Saray izledik. Ayakta kalan tek oyuncu Sara oldu. Gol aradı, etkili ortalar yaptı, final pasları verdi ama arkadaşlarının coşkulu oynamasını sağlayamadı. Bir suçlu da G.Saray transferlerini yöneten insanlardır. Çünkü takım sağ bek, kanat oyuncuları, santrfor, stoper istiyorum diye bağırıyor. Jakobs'un haline bakılırsa sol bek de alırlar mı acaba? Amsterdam'da gerçeklerle yüzleşen Okan Buruk takımını önce zihinsel sonra mental ardından da fizik olarak lige hazırlamalı. Transfer uçakları da inmeye başlamalı. Çünkü bu G.Saray'ın dar kadro yapısı ile 6 puan önde olmasına rağmen lig yarışı da zora girer. (SABAH)

Osman Şenher: "Galatasaray sallanıyor" | Beni esas hayal kırıklığına uğratan Yunus... Son üç-dört maçtır hep geriye gidiyor. Dün gece de 45. dakikada sakatlanıyor. Hoca 60. dakikaya kadar Yunus’u oyunda tutup takımı bir kişi eksik oynatıyor. Osimhen’i Icardi ile bir tutmayın. İyi bir forvet. Üç defans futolcusuyla mücadele ediyor, yanına gelen bir tane arkadaşı yok. Son vuruşlarda da Icardi’nin becerisi onda yok. Sadece yanına iyi bir forvet gelirse o zaman rahatlar ve gol atmaya başlar. Takımın da gol sıkıntısı biter. Ama bu şekilde yüzde yüzlük pozisyonları harcıyor. Icardi’nin attığı golleri atamıyor. O’nun verdiği pasları da arkadaşları değerlendiremiyor.Sıkıntı büyük. Herhalde yeni transferler mutlaka bu takıma katkı yapacak. Ama şu an Galatasaray’ın yedek kulübesi yetersiz. Okan hocanın hamle yapabileceği futbolcu yok. Sonuçta, tamam üzüldük ama iki play-off maçı oynanacak. Bu maçlarda başarılı olurlarsa Avrupa Kupası devam edecek. Ancak şunu hatırlatayım o maçlarda Osimhen, Sanchez ve Torreira cezalı oldukları için oynamayacak. (MİLLİYET)

Tunç Kayacı: "Yönetimin eseri" | Aslında sonuçtan bağımsız olarak, kazansan da kaybetsen de yarışı sürdürebiliyorsun. Ancak şu bir gerçek ki, bu kadronun Süper Lig’in ötesinde iş yapması mümkün değil; kimse kendini kandırmasın. Sağ bek yok, sol bek yok ve yıllardır bu sorunu çözememişsin. Ama şampiyonluk geldiği için her sene başka işlerle uğraşırsan, Avrupa’da final oynamak hayal olur. Bence bu manzara, yönetimin eseridir. Çünkü yanlış transfer politikası, içerideki başarıyla örtüldü ama Avrupa’da gün gibi açığa çıktı defolar. Zaten savunmayı yapamayan Galatasaray, hücumu da yapamayınca başarısızlık kaçınılmazdı. Aslında bu kadro iyi analiz edildiğinde ortada sürpriz yok. Ligde de buna benzer maçları kazanırken bu eleştiriler geldi ama kadro planlamasını yapanlar önlem almadı… Dün gece Barış Alper olmasa, Galatasaray takımının rakip kaleye gidecek gücü yoktu… (FANATİK)

Hamit Turhan: "Ali Sami Yen'in ruhu sızladı" | Ajax maçının istatistiklerine ve detaylarına burada girmemin bir anlamı olmadığını düşünüyorum. Zaten internet çağında bu bilgilerin detaylarına benden daha çabuk ve daha fazla ulaşan, özellikle genç Galatasaray taraftarları, benim burada tekrarlayacağım bilgilere itibar etmeyecektir! Ancak benim bu maça özgü söyleyeceğim bir iki kelam olacak: Galatasaray, Batshuayi'den kesinlikle çıkmalı; zira Ziyech'den çok da farklı bir haleti ruhiye içerisinde değil ve bu temposuyla, olmayan aidiyet duygusuyla bundan daha fazla katkısı olmaz takıma.  Ajax maçında altı pastan tribünlere yolladığı top, aslında Galatasaray Yönetimi’ne atılmış bir goldü! Bunlar tüccar topçular ve Galatasaray bu tuzağa düştü. Bu adamların Galatasaray'dan eşek yüküyle para kazanmaları, Barış Alper Yılmaz’a büyük ayıptır, haksızlıktır, hatta hakarettir. Galatasaray'ın, Yunus'tan sonra yakında bu çocuğu da kaybetme ihtimali yüksektir. Muslera'nın çok güçlü bir alternatifini, hatta onu yedekleyecek bir ismi sağ bek, sol bekten önce bulmalı yönetim. Yunus Akgün bugüne kadar çok katkı verdi ama istikrarsız ve menajer kuklası bu Karadeniz çocuğuyla bahar olmayacağı bilinmeli ve kesinlikle onunla rekabet edecek bir oyuncu daha getirilmeli. Galatasaray bir his takımıdır. Galatasaray'ı hissetmeyen ne futbolcu ne teknik heyet ne de yöneticinin bu kulüpte yeri yoktur. Kulübün, takımın içinde bazı ayrık otları var ve onların acilen temizlenmesi gerekir. Galatasaray'ın, kurucusu Ali Sami Yen'in kuruluş manifestosundaki gibi fabrika ayarlarına dönmesi zorunluluktur. Galatasaray, Ali Sami Bey'in de işaret ettiği gibi Avrupa Fatihi'dir ve öyle kalmalıdır. Ben burada el artırıyorum. Galatasaray sadece Avrupa Fatihi değildir, Dünya Fatihi'dir de aynı zamanda. Kulüp, dinamiklerini buna göre güncellemelidir. Ajax bir teferruattır; geçmişten geleceğe uzanan sonsuz yolculukta... Galatasaray'ı yönetenler; yönetim, kongre üyeleri vs. bunu idrak etsinler yeter! (FANATİK)

Bülent Timurlenk: "Bitmeyen kavga" | Galatasaray'ın memleket sınırları içinde iyi bir teknik direktörü var. Kazandığı iki şampiyonluk, altı puan farkla oturduğu liderlik koltuğu. Avrupa'da ise hâlâ rüşdünü ispat edememiş, Sparta Prag ve Young Boys faciaları sonrasında bu sezon Avrupa Ligi'nde de zayıf rakiplere verdiği puanlarla işini son maça bırakmış bir teknik adam… Galatasaray'ın hastaneden yeni çıkmış bir başkanı var. Kendisi eleştiri dışı bugünlerde, malum insanlık. Bir de futbol şubesinden sorumlu yöneticisi var: İbrahim Hatipoğlu. Arası iyiymiş gibi göründüğü ama gram sevmediği transferleri her zaman olduğu gibi eline yüzüne bulaştıran sportif direktör istifa ettiğinde sırtını Türk bir menajere dayayan Hatipoğlu. "Ben eski gazeteciyim, muhabirleri lehinize yazdırırım" diyen menajerin listesiyle yola çıkan İbrahim Hatipoğlu… Erden Timur'un boşluğu dolmayınca devreye giren ve Hatipoğlu'nun hasım bellediği Abdullah Kavukçu ve dün Ajax maçı öncesinde Morata-Pavlovic sesleri. Galatasaray dün Amsterdam'da namağlup unvanını da bırakıp ilk 8 dışında kaldı. Bilbao pastası önünde pişkin pişkin poz veren İbrahim Hatipoğlu, onunla yola devam edenler, onların karşısında kendilerine başka yol çizenler. Galatasaray dün çok hücum edermiş gibi göründüğü, Mertens'in bir maç daha, kontrat kaygılı Yunus da yine ortalıkta görünmediği, Berkan'ın sol bek başladığı 90 dakikayı kaybetti. Fazlası ise, Torreira, Osimhen ve Davinson play-off ilk maçında cezalı… Kendi içinde kavgası bitmeyenin dışarıda kazanacak savaşı yoktur. Buyurun birbirinizi yemeye devam edin… (SABAH)

Ntvspor

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.