BURSA ARENA / Haber Merkezi
“25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü”de Nilüfer Belediyesi ve Nilüfer Kent Konseyi Kadın Meclisi’nin düzenlediği etkinlikte buluşan kadınlar, “Haklarımızdan ve hayatımızdan vazgeçmiyoruz” diyerek seslerini bir kez daha herkese duyurdu.
1999 yılında kadına yönelik şiddete karşı toplumda farkındalık oluşturmak amacıyla BM Genel Kurulu kararı ile ilan edilen “25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü”nde Nilüferli kadınlar, sınırlı sayıda da olsa bir araya gelerek bu konudaki mücadeleyi sürdüreceklerini haykırdılar.
Nilüfer Belediyesi ve Nilüfer Kent Konseyi Kadın Meclisi’nin Mor Fidan Kadın Ormanı’nda düzenlediği etkinliğe, pandemi nedeniyle az sayıda katılım oldu.
Buluşmaya, Nilüfer Belediye Başkan Yardımcıları Dr. Sibel Özer ve Remzi Çınar, Nilüfer Belediye Meclisi Üyeleri Vildan Özkula ve Dilber Dereli, Nilüfer Kent Konseyi Başkanı Neslihan Binbaş ile Nilüfer Kent Konseyi Kadın Meclisi Başkanı Nergiz Döner de katıldı.
Buluşmada ilk açıklamayı Nilüfer Kent Konseyi Kadın Meclisi Başkanı Nergiz Döner yaptı. 25 Kasım’ın, şiddetin her türlüsüne karşı mücadelenin tarihi, dayanışmanın ve kararlılığın simge günü olduğunu söyleyen Nergiz Döner, “Bu 25 Kasım’da pandeminin, ekonomik krizin, haklarımızı ve hayatlarımızı hedef alan yasa tasarılarının, erkek şiddetinin ortasında, ‘Haklarımızdan ve hayatımızdan vazgeçmiyoruz’ diyerek çıktık sokaklara” diye konuştu.
"2020 Yılında 353 kadın katledildi"
Kadınların haklarına ve hayatlarına yönelik saldırıların sistematik bir biçimde devam ettiğini söyleyen Döner, özellikle koronavirüs pandemisi döneminde katledilen kadın sayısında ciddi bir artış yaşandığına dikkat çekti. 2020 başından bu yana 353 kadının katledildiğini belirten Nergiz Döner şöyle devam etti: “353 yaşam söndü. Binlerce kadın şiddet mağduru oldu. İstanbul Sözleşmesi’ni etkin bir şekilde uygulamak şöyle dursun, kaldırmak için çalışan gerici zihniyet öldürülen tüm kadınların asıl katilidir. Katledilen ve cinayetinin üstü erkek devlet desteğiyle örtülen tüm kadınların hesabını bir kez daha soruyoruz. Bizler gerçek adaleti istiyoruz. Yaşadığımız her türlü erkek – devlet şiddeti karşısında kadın dayanışmasıyla kazanacağımızı biliyoruz.”
Nilüfer Kent Konseyi Kadın Meclisi Başkanı Nergiz Döner, koronavirüs pandemisi nedeniyle yaşanan ekonomik sıkıntı nedeniyle iş hayatında ilk gözden çıkarılanların kadınlar olduğunu ifade etti. Döner bu konuda Nilüfer Kent Konseyi ve Kadın Meclisi olarak, ekonomik krizin ve şiddetin mağduru olan kadınlarla dayanışmak için “Kız kardeşlik köprüsü-kadın dayanışma ağı” oluşturmak için Nilüfer’de bulunan pek çok kadın ve kadın örgütü ile iletişime geçerek çalışma başlattıklarını belirtti. Döner, “En yakın zamanda Nilüfer’de kadın dayanışmasının ayak sesleri duyulacak, dayanışma kazanacak” diye konuştu.
Nergiz Döner kadınlar olarak, yetkililerden kadına yönelik şiddete karşı taleplerini de, “İstanbul Sözleşmesi’ni ve 6284’ü etkin uygulayın. Toplumsal cinsiyet eşitliğini tanıyın. Kadın sığınaklarının yeterliliğini sağlayın. Şiddeti izlemeyin müdahale edin, cezasızlığa son verin. Ekonomik haklarımızı güvence altına alın. Kadınlara yönelik sosyal politikaları ‘Aileyle’ sınırlandırmayın, nafaka hakkımıza dokunmayın” diyerek dile getirdi.
Dr Sibel Özer: Mücadeleye devam..
Nergiz Döner’in ardından Nilüfer Belediye Başkan Yardımcısı Dr. Sibel Özer de açıklama yaptı. Özer, dünya üzerinde yaşayan tüm kadınların ve kız çocuklarının kadın olmaktan dolayı uğradıkları şiddete bir kez daha dikkat çekmek için toplandıklarını söyledi. Çeşitli yasa ve yasa tasarılarıyla kadını ikincilleştiren ve kadına yönelik şiddeti göz ardı eden sistemin, toplumsal yaşantıda da her türlü tacizin ve tecavüzün önünü açtığını belirten Sibel Özer şöyle devam etti: “Kadın cinayetleri katlanarak artıyor, bu şiddet sessizlikten besleniyor. Kadınların maruz kaldığı şiddeti önlemenin en önemli adımı olan İstanbul Sözleşmesi iptal edilmek istenmektedir. 6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun, İstanbul Sözleşmesi’nin bir getirisidir ve mutlaka uygulanmalıdır. Kadınlar öldürülmeyinceye, çocukların gözünden bir damla yaş süzülmeyinceye, ayrımcılığa uğramayıncaya, tüm mülteci kadınların yurdu dünya oluncaya kadar mücadeleye devam.”
Açıklamanın ardından alanda toplanan kadınlar, “Yaşasın kadın dayanışması” diyerek slogan attı.