Atatürk'ün gece gündüz üzerinde çalıştığı Cumhuriyetin ilanı için 28 Ekim 1923 akşamı Çankaya’da verdiği yemekte yakın arkadaşlarına, "Yarın Cumhuriyet'i ilan edeceğiz" sözünün üzerinden 99 yıl geçti.
29 Ekim 1923 günü ilk Cumhuriyet kutlamaları tüm ülkede bir bayram havasında geçerken, ülke halkı Atatürk'e minnettarlığını sevinç ve coşku dolu yaşayarak gösterdi.
"Ey yükselen yeni nesil! İstiklal sizindir.
Cumhuriyeti biz kurduk, onu devam ettirecek sizlersiniz." diyerek ilan ettiği Cumhuriyet'i korumak ve yaşatmak hepimizin ödevidir. Bu bilinçle bugünlere dek gelmiş ve yarınlarda da devam edecektir Cumhuriyet'imiz.
Ülkemizde Cumhuriyet olmasaydı, dini otoritenin devlet idaresini elde tuttuğu yönetim biçimi olan teokrasi hakim olurdu ki; Cumhuriyet kadınlarının özellikle bu noktadan Ona her zaman müteşekkir olması gerekmektedir.
İranlı genç kadın 22 yaşındaki Mahsa Amani, başörtü yasasına uymadığı için gördüğü şiddet nedeniyle hayatını kaybetti. İşte bu gibi olaylar bizde de kaçınılmaz olacaktı.
Kadın hakları diye bir şey olmayıp, ikinci sınıf vatandaş muamelesi görecek ve hatta kadının adı dahi olmayacaktı.
Onun, "Benim naciz vücudum elbet bir gün toprak olacaktır ancak; Türkiye Cumhuriyeti ilelebet payidar kalacaktır." diyerek gelecek tüm nesillere emanet ettiği Cumhuriyet sayesinde, Türk Kadını teokratik bakış ve uygulamalardan kurtulmuştur. Artık çağdaş yaşam tarzını tanımış; haklarını aramayı öğrenmiş ve amaç edinmiştir.
Türkiye Cumhuriyeti'ni kurduğu için Ulu Önder Atatürk'ümüze minnettarız.
Onu sevgi, saygı, minnet ve özlemle daima hatırlayıp tüm devrimlerini sonsuza dek yaşatacağız.
Büyük Önderimiz Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ümüzü, silah arkadaşlarıyla birlikte diğer tüm vatan şehitlerimizi saygı ve rahmetle anıyor, Cumhuriyet Bayramımızı en içten dileklerimle kutluyorum.
Sevgi, Saygı ve Cumhuriyet ile kalın..