Konumuza ayırtına varmamız gereken bir soru ile başlayalım. Şikayet etmek, kişinin gerçekten rahatsız olduğu duruma ait midir yoksa bu bir beslenme şekli midir?
Şikayet etmek bir beslenme şekline dönüşmüş ise, o kişi enerjisini içsel olarak üretemeyip geçici olarak başkalarından çalar. Dinleyen kişi gücünün neden azaldığını anlamayıncaya kadar, dinlemeyi iyi bir insan olmanın gereği olarak düşünebilir! Kişinin enerji dilencisi olup olmadığını anlamak için o kişinin yıllardır dile getirdiği aynı şikayetini dinlemeyelim, bakalım arkadaşlığımız sürecek mi? Bu arada o anda, o günde olan olumsuzluğu dinlemeyelim, demek istemiyorum. Gerçekten çözüm için mi derdini anlatmaktadır buna dikkat edelim. Birbirimize öğreteceğimiz, yenileyeceğimiz konumuz yoksa konuşmamıza da gerek yoktur!
Rahatsız olduğumuz bir durumda ise saptamamız gereken şey olanı düzeltebilir miyiz, düzeltemez miyiz, bunun kararı önem kazanır. Düzeltmek elimizde ise şikayet ile niye zaman harcayalım? Çoğunlukla düzeltemeyeceğimiz durumlarda şikayet ederiz ki şikayetin muhatabı yoktur. Ya da şikayet ettiğimiz kişinin haberi bile yoktur, olan bize olur! Şikayet konusunu büyütür ve yayarız. Girdabına da biz kapılırız!
Gelin şikayetimizi resim yaparak iyileştirip, dönüştürelim:
KARALAMA YOLUYLA:
Rahatsız olduğumuz konuyu net bir cümle ile bir dosya kağıdına yazalım. Bu büyük bir cümle ya da tekrar şeklinde olabilir. Sonra bu kağıdı renkli pastel boyalarla hiç düşünmeden karalayalım. Bedenimizde bir rahatlama, soluğumuzda sakinlik hissedince bu çalışmayı minik parçalar halinde elimizle yırtalım. Çalışmamıza teşekkür edelim, bir bardak su içelim.
ÇİZEREK:
Bu seferde rahatsız olduğumuz konunun çizimle ifadesini deneyelim. Sembol, şekil, çizim, soyut, karikatürle kağıda renkli olarak aktarabiliriz. Olayı kağıtta somutlaştırdığımızı görürüz. Sonra bu çalışmayı da yırtalım, yakalım, toprağa gömelim, üstüne de suyumuzu içelim.
OLUMLAMAK:
Gözümüzü kapatalım, derin nefes alıp verelim. Kendimizi sorunun yok olduğu bir mekanda, ortamda görelim. Huzurlu ve rahatız. Oluşumlarla uyum içinde dans etmekteyiz. Her olumsuz durum bir şahanelikle son bulmakta. Etrafımız aydınlık, gelecek ise muhteşem, görüyor muyuz? Görünceye kadar aldığımız nefesin sihrine, varoluşun mükemmelliğine inanalım, güvenelim! Şimdi de bu görüntüyü kaygısızca resimleyelim. Bu çalışma, oluşturan bir duaya dönüşür. Beynimizden yaydığımız resim varoluşun içinde can bulur. Resmimizi inançla ve şüphe etmeden varoluşun hayrına, hepimizin hayrına olasılıklar evrenine postalarız. Her ne oluyorsa o her şeyi kapsar. Bu sihirli yaşama teşekkür ederiz.