Türk Silahlı Kuvvetleri tarafından Suriye’nin Afrin bölgesindeki PKK/KCK/PYD-YPG'li ve DEAŞ'lı teröristlerin etkisiz hale getirilmesi için 20 Ocak 2018 tarihinde başlatılan 'Zeytin Dalı Harekatı'nda üçüncü haftaya girildi. Yapılan açıklamalarda operasyon süresince öldürülen terörist sayısının 935’e ulaştığı belirtilirken, verdiğimiz şehitlerin acısı, başta aileleri olmak üzere Türk Milletinin yüreğini yakmaya devam ediyor.
Türk askeri ve ÖSO güçlerinin bu hafta Afrin kapılarına dayanması beklenirken, PYD’nin bu ilçeyi bazı şartlarla Esat yönetimine bırakmayı teklif ettiği, ancak bunun kabul edilmediği öne sürülüyor. Haber Türk’ün haberine göre, bölgedeki 28 aşiret liderinden 5’iyle temas kuran istihbarat birimleri, 12 Şubat’a kadar 15 aşiret lideri ve 21 kanaat önderine ulaşmayı hedefliyor.
Harekatın bu haftaki bölümünün yoğun geçeceği ve çetin çatışmalar yaşanacağı, sınırdaki ilçelerimizde alınan tedbirler ile yaşanan gelişmelerden seziliyor.. Pazar günü Hatay’da bilançoyu açıklayan Başbakan Binali Yıldırım, “Hatay’a 60, Kilis’e 34 olmak üzere 94 saldırı düzenlendi. Operasyonlarda 7 şehit, 113 yaralımız var. 15 günde 538 hedef imha edildi, 935 terörist etkisiz hale getirildi” bilgisini verdi. Alınan tedbirler çerçevesinde, tüm yurtta eğitim- öğretim yılının ikinci yarısı Pazartesi günü başladığı halde, sınır ilçelerimizden Kilis, Reyhanlı, Kumlu, Kırıkhan ve Hassa’da okulların tatili 12 Şubat’a kadar uzatıldı.
Afrin operasyonuna katılmak için başvuran, aralarında kadınların da bulunduğu gönüllülerin sayısının 3 bine yaklaştığı Genelkurmay Başkanlığı’nca açıklandı.. Bu gurur verici gelişmeye karşın, PKK yanlılarının halkı sokağa çağırma faaliyetleri ve yer yer başlatılan sabotajlar ise hepimizi endişelendiriyor.
ABD’den ve bazı batı ülkelerinden Afşin Operasyonuna ilişkin eleştiriler gelmeye devam ediyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan ise, dünya liderleriyle telefon diplomasisini ve doğrudan görüşmelerini yoğun bir şekilde sürdürüyor. Cumhurbaşkanının Vatikanı ziyaret ederek Papa Franciscus ile görüşmesi, ardından İtalya Cumhurbaşkanı Sergio Mattarella'yla bir araya gelmesi önemli temaslar olarak değerlendiriliyor. Ancak, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun, diplomasi dilini terk ederek, seçmen avına çıkmış politikacı gibi konuşması yadırganıyor.
***
Bir başka hayretle karşılanan konu da, Erdoğan’ın, kurultay yaptığı sırada bile CHP’ye yönelik eleştirilerini sürdürmesi. Türk siyasi hayatında yazılı olmayan bir kural vardı. Bir liderin partisi kurultay ya da büyük kongre yapıyorsa diğer partilerin liderleri ve yetkilileri eleştirilerine ara verirdi.
Maalesef bu kural bozuldu. CHP’nin 36. Olağan Kurultay’ı devam ederken, Erdoğan, partisinin il kongrelerinde, Saray’da düzenlenen toplantılarda, hatta Pazar günü Vatikan’a hareketinden önce bile, Kemal Kılıçdaroğlu ve yardımcılarına verdi veriştirdi. Sonrasında da, beşinci kez CHP Genel Başkanı seçilen Kılıçdaroğlu'na mesaj göndererek, kutladı.
***
Tabii yeri gelmişken, CHP 36. Olağan Kurultayı’na değinmeden geçemeyeceğim.
Genel Başkanlık yarışına katılacaklarını açıklayan Ümit Kocasakal ve Ömer Faruk Eminağaoğlu, aday olabilmeleri için gerekli sayıda delegeden imza toplayamadıkları için saf dışı kaldı. Diğer 2 adaydan önce Kılıçdaroğlu, sonra da Muharrem İnce kürsüye çıkarak propoganda konuşmalarını yaptı.
Oy verme işlemlerine geçileceği sırada, Muharrem İncenin topladığı imzaların 49’nun mükerrer olduğu, Kılıçdaroğlu’nun dilekçe vererek, kendi listesindeki 49 imzanın İnce’nin listesine aktarılmasını istediği açıklandı. Bu açıklama üzerine ortalık karıştı. Kürsüye fırlayan Muharrem İnce, “Ben lütuf istemiyorum. Delegenin özgür iradesiyle seçime katılmak istiyorum. Başkanlık Divanı mükerrer 49 imzanın sahiplerini tek tek çağırıp tercihlerinin hangi adaydan yana olduğunu sormalıydı. Kaldıki imza eksiğim yok. Bu işin içinde baskı var, Alicengiz oyunu döndürülüyor” dedi.
Tartışmalar sürerken Divan Başkanı Yılmaz Büyükerşen, durumu düzeltmeye çalıştı; İnce’nin adaylığının geçerli olduğunu açıkladı ve seçim hazırlıkları için çalışmalara ara verdi. Daha sonra başlayan oylama sonucunda, Kılıçdaroğlu’nun 790, Muharrem İncenin 447 oy aldığı açıklandı. Seçimde 15 boş oy çıkması ise, dikkat çekti. Boş oyların Selin Sayek Böke – İlhan Cihaner ikilisinin başlattığı harekete katılan delegelere ait olduğu öne sürüldü.
Muharrem ince, ertesi gün tweetter hesabından yaymladığı mesajında, Kılıçdaroğlu’na, "Sözde mükerrer 49 imzayı lütuf göstererek bana bağışlayanlar, imzasını aldığı 291 delegenin oyunu alamadı. Kendi partinizin delegesinden imza alıp oy alamıyorsanız milletten nasıl oy alacaksınız?.." diye sordu.
CHP kurultayının ikinci gününde yapılan Parti Meclisi ve Yüksek Disiplin Kurulu Üyelikleri seçiminde kıyasıya bir mücadele yaşandı. 60 kişilik Parti Meclisi’nin 52 üyeliği ve 15 kişilik Yüksek Disiplin Kurulu üyelikleri için 488 delege aday oldu. Parti Meclisi içinde yer alan 8 üyeli Bilim Yönetim Kültür Platformu için Genel Başkan Kılıçdaroğlu’nun önerdiği 12 bilim insanı ve sanatçıyla birlikte toplam 500 aday seçime katıldı. Seçimde delegeler, çarşaf listeden istedikleri adayların isimlerini işaretleyerek oy kullandı. Delegeler, işaretlemeler sırasında, Selin Sayek Böke ile İlhan Cihaner'in başını çektiği "Sol Cesaret" grubunun listesi, Muharrem İnce cephesinin oluşturduğu ‘Umudum’ grubunun listesi ve Kemal Kılıçdaroğlu'nun PM anahtar listesinden yararlandı.
Oy verme işlemi saat 24.00’te, umulandan daha erken bir zamanda tamamlandı ve oyların sayımına geçildi. Sayım dökümü yapan sandık kurullarının işi çok zordu. Listede 500 aday arasından tercih edilen isimlerin önüne konular işaretleri saymak ve tasnif etmek pirinç ayıklamaktan farksızdı.
***
Bakalım CHP 36. Olağan Kurultayı’ndan çıkan sonuçlar Ana muhalefet partisinin taraftarlarını ne kadar tatmin edecek ve Türk kamuoyunca nasıl karşılanacak.
Daha kurultayın birinci gününde, adaylara uygulanan yüzde 10 barajının antidemokratik olduğu, mevcut parti yapılanmasının tabana yayılmayı engellediği ve benzeri eleştiriler dile getirilerek, tüzük değişikliği gerektiği vurgulanmaya başlanmıştı. Bunu adaylık konuşmasında belirten Muharrem İnce, Genel Başkan seçildiği taktirde 45 gün içinde Tüzük Kurultayı’nı toplayacağını söyledi.
Halk TV’de Arena Programını hazırlayıp sunan Sözcü yazarı gazeteci Uğur Dündar ise, bir gün sonra attığı tıwitte, “CHP'de taşıyıcı kolonları ve ana gövdeyi oluşturan, kuruluş felsefesine ve Atatürk değerlerine gönülden bağlı kesim, partide kimlik değişimi anlamına gelen Y-CHP projesini asla kabul etmeyecek ve bugünden itibaren büyük mücadeleyi başlatacaktır. Olağanüstü Kurultay yakındır” görüşünü ileri sürdü.
Bütün bu iç ve dış gelişmelerin getirdiklerini hep birlikte izleyecek, bekleyip göreceğiz.
İyi Haftalar
remzidilan_48@hotmail.com