Aziz okuyucularım kaldığımız yerden darbeler tarihine devam ediyoruz. Önemine binaen Tümgeneral Cemal Madanoğlu hatıratlarını yeri gelmişken anlatmadan geçemeyeceğim.
(NOT: Madanoğlu anılarında NATO ile ilgili yazmış olduğu gerçekleri yeri gelmişken anlatmak isterim;
Madanoğlu’nun hatırasında anlattıkları dönemin devlet başkanı Kenan Evren’e de sorulmuş ve Evren anlatılanları doğrulamıştır!
Madanoğlu “Nato Türkiye ile savunma anlaşmasına göre Türkiye’ye karşı yapılacak herhangi bir saldırıda NATO HATAY AMİK OVASINDA müdahale edecektir! YANİ NATO TÜRKİYE'YE YAPILACAK SALDIRILARA ASLA KARŞILIK VERMEYECEKTİR!/ bu anlattığım 1990 yılında Cumhuriyet gazetesinde manşetten duyurulan bir haberdir). Bunu Nato’nun Türkiye için anlamının idraki için anlattım.
Aziz milletimiz bize bizden başka yardım edecek BATILI VE MÜTTEFİKlik adına kimsenin olmadığını bilmelidir!
Darbe Madanoğlu komutasında 37 alt rütbeli subay tarafından planlanmış ve gerçekleştirilmiştir.
Dönemin Cumhurbaşkanı Celal Bayar ve başta Menderes ve hükümet üyelerinin tutuklanması ile başlamıştır.
Ayrıca 235 general ve çoğunluğu albay ve binbaşı olmak üzere 350 subay emekli edilmiş, 147 öğretim üyesi, 520 savcı, hakim görevden alınmıştır.
Darbeye gerekçe olarak ise Demokrat Partinin baskı rejimi ile ülkeyi kardeş kavgasının içine çektiği iddiası ileri sürülmüştür.
Kamuoyu ise bu darbenin sebebinin ezanın aslına döndürülmesi ve Türkiye’nin kalkınmasının durdurulması olduğuna inanmaktadır!
1950 senesinde tek parti rejiminden kurtaran Demokrat Partiye karşı darbeyi planlayan ve gerçekleştiren alt rütbeli 37 subay ile Emekli Orgeneral Cemal Gürsel Milli Birlik Komitesi adını verdiği komite kararı ile Anayasa ve TBMM’yi feshetmiş, siyasi parti faaliyetlerini askıya almıştır.
Cumhurbaşkanı Celal Bayar,
Başbakan Adnan Menderes ve çok sayıda DP’nin yanı sıra Genelkurmay Başkanı Rüştü Erdelhun, Ali Fuat Cebesoy Tahsin Yazıcı Eski Genelkurmay Başkanı Nuri Yamut da tutuklanmışlardır.
Bu darbenin farklı yanı daha sonraki darbeler gibi olmayıp, Türk Silahlı Kuvvetler emir komuta zinciri dışında yapılmış olmasıdır.
Dönemin genelkurmay başkanı da Yassıada mahkemelerinde yargılanmıştır.
Türkiye’nin yüz karası Yassıada mahkemeleri Menderes’i düzmece ve komik iddialarla suçlu bulmuş ve 62 yaşındaki Menderes, İmralı Cezaevine nakledilerek 17 Eylül 1961 yılında idam edilmiştir.
Milli Birlik Komitesi İdamları Onayladı
İdam kararının uygulanabilmesi Milli Birlik Komitesinin onayına bağlı olması sebebi ile 15 eylülde üç saat süren sözde toplantı sonunda idam kararı onaylanarak 16 Eylül 1961 tarihli Resmî gazetede yayınlanarak idam kararı yürürlüğe sokuldu.
Halkın gönlünde taht kuran Başbakan Adnan Menderes ve bakanları Fatin Rüştü Zorlu ve Hasan Polatkan'ın idamı onaylanmış oldu!
Cumhurbaşkanı Celal Bayar’ın yaşı 65 olması gerekçe gösterilerek idam kararı müebbet hapse çevrildi.
İdam kararı verilince Menderes'in eşi Berrin Hanım CHP genel başkanı İsmet İnönü, CKMP üyesi Osman Bölükbaşı ve AP üyesi Ragıp Gümüşpala tarafından idamın durdurulması ve cezanın hapse çevrilmesi talebinde bulunuldu! Ama nafile idamlar durdurulmadı! Durdurulamadı!
İdam kararının hükümsüz hale gelmesi
TBMM'de 24 Haziran 2020 tarihinde Yassıada yargılamalarının hukuki dayanağı geriye dönük olarak ortadan kaldırıldı.
Darbe teşebbüsleri veya ordu içi ayaklanmalar
22 Şubat 1962 ayaklanması ise Harp Okulu Komutanı Kurmay Albay Talat Aydemir ve
arkadaşları tarafından gerçekleştirilen 27 Mayıs darbesinin taraftarlarını ordu içinden tasfiye etmek için yapılan kalkışmadır!
20 Mayıs 1963 ayaklanması!
Talat Aydemir’in başını çektiği ayaklanmanın devamıdır.
20 Mayıs 1969 tarihinde de darbe teşebbüsünde bulunulmuş ancak başarılı olmamıştır.
9 Mart 1971 tarihinde tekrar darbe teşebbüsünde bulunulmuş fakat başarılı olmamıştır.
1971 darbe teşebbüsünde bulunan askeriye öğrencilerinin bazıları gazeteci ve televizyoncu kimliği ile faaliyetlerini sürdürmüşlerdir!
(Devam Edecek)