Tedbir almak sadece DEVLETin görevi değildir!
Olağanüstü hallerde Milli Birlik ve Kardeşliğin gereği yapılmalı, sıkıntılar paylaşılmalıdır. Noksanları ile öyle de yapılmaya çalışılmaktadır.
Daha neler yapılabilir?
Acilen yapılmalıdır!
Sağlığımızı korumak, dünyayı saran virüs salgınından dolayı SAĞLIK, İŞ, AŞ ve gelecek kaygısı dolayısı ile ülkeler çeşitli tedbirler almaktalar. Ülkemizde de gerek Sağlık Bakanlığı ve doktorlarımız yaptığı çalışmalarla olağanüstü fedakarlık içinde olduklarını görüyoruz. Müteşekkiriz.
Topluma yaptıkları çağrılara uymak HAYATİ ÖNEMİ haizdir.
“Temizlik imandandır.”
Devletimizin de alınan çeşitli tedbirleri sayın Cumhurbaşkanımız bizzat açıkladı.
Açıklamasının ardından ben de teşekkür ve takdir açıklaması yaptım.
Alınan tedbirlerde en önemli gördüğüm FABRİKALARIN kapanmasının önüne geçmek için alınan önlemlerdi.
Fabrikaların kapanması ve yüzbinlerce çalışanın işsiz kalmasını ve olması muhtemel gelişmeleri akla getirmek bile istemeyiz.
Yaptığım bu açıklamadan sonra pek çok kişi açıklamaya katıldıklarını ve fakat yetersiz olduğunu ifade ile gerçekten önemli olan beklentilerini ifade ettiler. Haklıydılar.
Bunlardan bazıları ise:
- Küçük esnafa “sicil affı” getirilmeli çünkü küçük esnaf daha önce esnaf kooperatiflerinden kullandıkları kredileri ödeme sıkıntılarından dolayı sicilleri yeni kredi kullanmalarına mani olduğunu ifade ettiler, bu konuda bir tedbir geliştirilmelidir.
- Faturalarını ödeyememiş olan vatandaşların doğalgaz, elektrik, su borçların faiz ve geç ödeme cezası uygulanmamalı mümkünse iki ay ertelenmelidir ve hizmetin verilmeye devamı sağlanmalıdır.
- Emeklilerin maaşlarındaki iyileştirme yeterli değildir.
Bin beş yüz tl emekli maaşı ile geçinmek mümkün değildir. İntibak yasası çıkarılarak sorun kökünden çözülmeli, hiçbir Emekli ASGARİ ÜCRETin altında bir maaş almamalıdır.
- Kredi Kartları” vatandaşın hemen bütün kesimlerinin problemidir. Ödeme zorluğunda olan vatandaşlara bu süreçte faiz işletilmemelidir.
HATTA MÜMKÜNSE EN AZ BİR AY ERTELENMELİDİR.
Küçük esnafın durumu ve dar gelirlinin böylelikle kredi kartı sarmalından bu süreçte kurtarılması büyük önem arz etmektedir.
Yazımı okuyan bir dostum: “Karşı komsum altı kişilik bir aile aylardır işsizler ne yer ne içerler bilmiyoruz, ben de bir emekliyim imkanım, kol kanat germeye müsait değil böyle durumda olanlar tesbit edilip devlet şefkat elini uzatmalı” dedi bu söze hiçbir ilave yapmaya gerek duymuyorum.
Bizim devletimiz ve milletimiz hamiyetperverdir bu durumda olanlar tesbit edilip, tesbit edilip diyorum bu durumda olan pek çok insan durumlarını kimseye söylememektedirler onun için gereği yapılmalıdır.
- Bu süreçte çok sayıda işten çıkarmaların olacağı muhtemel, işten çıkarılanlara da işsizlik ödemeleri şartlar gevşetilerek yapılması beklenmektedir.
Örnek olarak ÇALIŞANIN ÇALIŞTIĞI SÜRENİN ÜÇTE BİR ORANINDA altı ay çalışmış olan iki ay, bir yıl çalışan dört ay işsizlik maaşı alması gibi uygulama yapılabilir.
Mağduriyetler hiç olmazsa biraz giderilmiş olur.
- İşverenlerin bu süreçte çalışanları ile ekmeklerini paylaşmaları gereken günlerden geçilmektedir. İşten çıkarma en son düşünülmesi gereken şey olmalıdır.
Her daim para kazanılmaz bazen de size para kazandıran çalışanlarına işverenler çalışmalı o özveriyi göstermelisiniz.
- Bir de KOMŞULARIMIZ var hallerini bilemeyebiliriz.
"HALİN NİCEDİR?" Demek sormak lazımdır.
“Komşusu açken tok yatan bizden değildir”
Bazen hali vakti yerinde olarak bildiğimiz bir komşumuz ya da dostumuzun işleri bozulmuş ekonomik sıkıntı yaşıyor olabilirler, gerçekten Dünya ve Türkiye zor zamanlardan geçmekte.
- Benim bilemediğim buraya yazamadığım başkaca acil çözüm bekleyen sorunlar ise “yönetenlerin bilmesi ve gereğini yapması gereken sorunlardır.”
Gereği yapılmalıdır.
-Bir başka dostum; “Otelimizi Turizm sezonuna hazırlamak için çalışmalar ve ödeme çekleri verdik ancak görünen Turizm mevsimi bu sezon açılmayabilir veya açılırsada çok geç açılır oda yaraya merhem olmaz piyasaya verdiğimiz çek ve senetlerimiz üç ay ertelenmeli aksi halde pek çok turizm şirketi ve otelci batar”
- Hasılı bütün sektörler için DÜNYA’DA uygulandığı gibi tedbirler alınmalıdır.
İnsanların canının derdinde, karnını doyurmanın derdinde olduğu bir süreçten geçmekteyiz.
Siyasetçiler sert beyanat ve açıklamalardan mümkün mertebe imtina etmeliler.
Özellikle muhalefet partileri gördükleri aksaklıkları öneri ile desteklemek yerine bu durumdan faydalanmaya kalkmamaları aklın gereğidir.
Elbette aksaklıklar olabilecektir.
Dünyanın aciz kaldığı bir durum yaşanmakta olduğu unutulmamalıdır.
Temennimiz öngörüldüğü gibi tez zamanda salgın kontrol altına alınır.
Ancak bu süreç hiçbir şeyin eskisi gibi olmayacağı maddi ve manevi sonuçlarının olacağı ihtimaline hazırlıklı olmak gerekiyor.
Hazırlık devletimiz tarafından yapılacağı gibi vatandaşlar olarak sorumlu davranmak, merhameti ön planda tutmak sıkıntıda olanların sıkıntısını azaltmak için her fert üzerine düşeni yapmalıdır.
Gerçekten duyduğumuzda işte bu biziz dediğimiz mütevazı da olsa bir ev sahibinin işten çıkarıldığını duyduğu kiracısını arayıp “İşe girene kadar kira almayacağım” diyebildiği hikayeleri duymaktayız. Örneği çoğaltmalıyız.
Biz hamiyetperver bir milletiz.
Bu günler geçecektir.
Allah’ın izni ile bize ise, bu süreçte yapabildiğimiz özveriler, hamiyetperver davranışlarımız, paylaşabildiklerimiz, neler yaptığımız kalacaktır.
Zaten esasen de verebildiklerimiz değil mi bizimle birlikte yanımızda götürebileceklerimiz!
Milli Birlik Beraberlik, Kardeşlik için safları sıkı tutalım ki araya fitne girmesin.
“Dertler paylaşılarak azalır, mutluluklar paylaşılarak çoğalır”
Vesselam.