Bursa Arena E'Gazete
2017-06-15 03:58:47

İnanç ve Resim..

LEY SABAH

15 Haziran 2017, 03:58

Bazı insanların tarikatta takılması gibi, resim yapanlar da akademik kurallara, gördüğüne kopyalamaya takılır. Tarikattaki kişinin, yani yolcunun araştırma ve sorgulaması gerekir, bunu doktora tezlerini kendini aramaya benzetebiliriz. Bir lokma hakikat ise, bakışımız açısız, yargısız yapmaya yeterlidir.

Bildiğimiz dört kapıya göre kalp resmini çizmek: 
Şeriattaki; ezberlediği sınırları net olarak kalp çizer.
Tarikattaki, kalp çizimine yorumlar katar, görünenin arkasını da arar.
Hakikatteki, kalbi her şeyle bütünleyerek göstermeden de hissettirir.
Marifetteki, kalbi isteyince var eder..

Resim yapmanın yaşam ve ilahi olanla ilişkisi:

1-
Resimde şekil ve renklerin dengesi, birbiri ile ilişkisi önemlidir. Yaşamda da bütün amaç, denge aralığında oyun oynayabilme başarısı göstermektir. 
2-
Baştan belirleyerek yapılan resim bizi yolculuğa götürmez, düşüncemizle sınırlıdır. Yaşamda da beklentiler yolumuzda engel olur. Ya da yapılan iş ve çalışmalar otomatikleşir, keşfetme hazzı yok olur.
3-
Resimde detaylara ve hikayelere takılan bakış, yaşamda da öğrenilmiş kalıplarda ve duygusallıkta tıkanır.
4-
Zıtlıklarda ne kadar çok bütünlük sağlanırsa resim, o kadar güçlü olur. Yaşamda da zıtlıkların bütünlüğünü fark etmek üzüntü ya da sevince takılmadan yolculuğumuzu kolaylaştırır.
5-
Resimde profesyonellik en azla çok şey ifade edebilmektir. Yaşamda da düşünce ve maddede sadeleşmek yaşamı kolaylaştırır.
6-
Resimde boya ve su ile akabilmemiz, hem yaşamda hem de ilahi boyuttaki akışı fark etmemizi sağlar. Uyumumuz kolaylaşır.
7-
Çizgi ve boya ile kucaklaşabilen insan, kendisi ile kaçınmadan karşılaşabilir; kendini olduğu gibi kabul edebilir. Kendini kabul eden başkası ile de kucaklaşabilir.
8-
Resim yaparken beğendirme, onaylatma, estetik kaygılardan kurtulan insan, yaşamında da başkalarının onayına ihtiyaç duymaz.
9-
Sanatın tanımındaki özellikler, yaradanın tanımıyla örtüşür; sonsuzluk, bütünsellik, benzersizlik, çeşitlilik, tanımsızlık gibi.
10-
Eşzamanlılık, anda oluşmakta, an yaratıcılığa zemin olmakta, her yaratıcılık fark edildiğinde de bilinç artmaktadır.
11-
Resim, müzik ve dans yaratılışın en önemli özelliklerindendir ve bizi “bir”e yakınlaştırır. 
12-
Resim yapmak bizi önce yaşamla var olanla ilişkiye sokar. Bu konuda yoğunlaşmak ise insanı ilahi boyutla iletişime geçirir.
13-
Resim yaparak, hayalin ve düşüncenin bir güç olduğunu idrak ederiz. Bu idrak bize “yaratılış düzeni”ni fark ettirirken, onu kullanmada dikkatli olmaya iter.
14-
Resmin başlaması, yol alması, bitmesi, bizim için ömrün açılımı gibidir. Yapılan esere değil, yolculuktaki algıyı fark ederek, geçicilik kavramı pekişir.
15-
Resim yapma anı, “an”da olma pratiğimizi geliştirir. “An”da olduğumuzun idraki yaşamda olması gerekeni olması gerektiği anda, olması kadar yapabilmemizi öğretir.
16-
Sanatı algılayan, sanatın kaynağına, bilgiye ulaşan, Onun bilgisine yakınlaşır. Cahilin inancı korkuya dayanırken, sorgulayanın inancı aşka dönüşür.
17-
Resmi herkes aynı algılamaz, yorumlamaz. Bu durum bizlere yargısız olmamızı bir kez daha hatırlatır.
18-
Evren, insanı bir alıcı olarak değil yaratıcı olarak onaylar. Hiyerarşik güç, evrensel gelişmede kullanılır.
19-
İlham, yaptığımız her ne ise ona kendimizi verdikçe bize açılan, aklımıza bile gelmeyen yeniliklerdir.
20-
Yetenek; çalıştıkça, kendimizi verdikçe açılan bir hediye paketidir.
21-
Renklerle uğraştıkça, kendi rengimizi de hissederiz. Rengimizin parlaması bizim bütünle uyumumuzu kolaylaştırır. 
22-
Hazır malzemeyle, hazır şekillerin kopyasını yapan kişi, o şeklin ve malzemenin olanakları ile sınırlanır. Yaptığı çalışmaya hayranlık, var oluşa hayranlığa dönerse yol açar.

Burada sıralamaya çalıştığım ilişkilerin eksiği çoktur, beraber tamamlamak 
dileğimizle.

Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.