Bazı hayvanlar eksilen bedenlerini yenileyebiliyor. Doğadan iyileşeceği bitkiyi seçebiliyor. Ya insan? Hastalığımızın sebebi çoğu zaman biziz. Yazacaklarımı da biliyorsunuz ama:
Spor ve beden hareketlerimizi düzenli olarak yapalım.
Bedeni dinlemeyi unutmayalım. Bize ihtiyacını söyler!
Açgözlü ve duygusal ilişkilerle bedene saygısızlık yapmayalım.
Bedenin bir çalışma sistemi olduğunu fark ederek, ayarını kaçırmayalım.
Her organın, noktanın önemini bilerek oraya sevgimizi yollayalım, doğru çalıştığı için teşekkür edelim.
Su ve ışığa yiyecek kadar ihtiyacı olduğunu bilelim.
Her organı, mesela ellerimizi kullanarak var oluş nedenine uygun kullanalım.
Meditasyon, dua, sevişme ile enerjimizi dengeleyelim.
Yeni şeyler öğrenip, deneyerek yenilenelim.
Düşünce kalıplarımızı, önceden oturttuğumuz davranışları fark edelim. Örneğin; “kahve içsem uyuyamam”.
Bedensel akışımızın günlük, haftalık, aylık düzenini kavrayalım. Enerjimizin düştüğü veya çoğaldığı zamana uygun davranalım.
Severek ve isteyerek yapacağımız çalışmalara emek verelim, özelliğimizin ortaya çıkmasına yardım edelim.
Kendimize yalan söylemeyi kesinlikle bırakalım. Başkalarına göre davranmak kendimize yalan söylemektir.
Bize verilen kişisel hediyeleri fark edip kullanalım. Kullanmadığımızda çürürler. Yapmak istediğimizi ertelemeyelim.
Yemeğimizi yavaş ve tadını fark ederek yiyelim.
Kıskançlık, öfke, beklenti, alışkanlık ve korku ile enerjilerimizin akışını engellemeyelim.
Kültürel ve zamanla kalıplaşmış davranışlarımızın bizde alışkanlık haline dönüşüp dönüşmediğine dikkat edelim.
Sigara örneği de dikkat çekici: Her sigara yaktığımızda “bana dokunacak ama” diye düşünüyorsak içtiğimizi zehre çeviriyoruz. Yediğim “beni şişmanlatacak ama” diyorsak, şişmanlıyoruz.
Fark ettiğimiz kötü alışkanlık, yargılama, kendimize yalanlar için çaba değil, GÖZLEM gerekir. Fark edildikçe yok olurlar merak etmeyin!
Hastalandığımızda:
Hastalığımız ile kavga etmezsek hastalık iyileşir. Hastalığımıza iyi davranarak ki o da canlı hücre, ona negatif yollamayalım. Kendimize, tüm ilaçlardan daha faydalı olabiliriz. Hem de yan etkisi olmadan! Beynimiz bir üst kaynağın trafo merkezi gibidir. Her gün beyin enerjimizi hasta organa yönlendirerek, orayı iyileştirebiliriz. Sağ parmak uçlarımızı sorunlu yere koyalım, gözlerimizi kapatalım. Hiçbir şey düşünmeyelim, kaynağa teslim olalım. Bir boru gibi o enerji ile oranın yıkandığına, iyileştiğine emin olalım. Diğer elimizi toprak veya ağaca dayayalım. Sonra teşekkür ederek su ile ellerimizi yıkayalım.
İsteyerek yaptığımız iş mükemmel, severek yediğimiz zehir bal olur.