Teğmenler üniformayla savunma verdi! 'Biz Mustafa Kemal'in askerleriyiz'

Kara Harp Okulu’ndaki mezuniyet töreninde gerçekleşen kılıçlı yemin nedeniyle haklarında disiplin soruşturması başlatılan ve daha önce yazılı savunma veren teğmenler sözlü savunma yaptı. Teğmenlerin avukatlıklarını üstlenen Türkiye Barolar Birliği Başkanı Erinç Sağkan savunmalar sonrası yaptığı açıklamada teğmenlerin ifadelerine, "Mustafa Kemal'in askerleriyiz' diye başladıklarını belirtti.

Kara Harp Okulu mezuniyet töreninden sonra kılıç çatarak "Mustafa Kemal’in askerleriyiz" sloganı attıkları için TSK’den ihraç talebiyle Yüksek Disiplin Kurulu’na (YDK) sevk edilen teğmenler Kara Kuvvetleri Komutanlığı'nda sözlü savunmada bulundu.

Heyet ne teğmenlerin ne de avukatların sözünü kesmeden dinledi. Türkiye Barolar Birliği Başkanı Erinç Sağkan ile birlikte 10 avukat savunma yaptı. Teğmenler sınıf okulundaki ifade verme sürecinde kendilerine baskı yapıldığını belirtti.  6 saat süren savunmanın ardından Teğmenler ve avukatları, Kara Kuvvetleri Komutanlığı'ndan ayrıldı.

Karar, daha sonra gerekçeli olarak hazırlanarak, onayın ardından tebliğ edilecek.

EBRU EROĞLU: GÖĞSÜMDEKİ BRÖVESİNİ ALAMAZSINIZ

Ebru Eroğlu, savunmasında harbiyeli ruhunu daima taşıyacağını vurgulayarak, "Omuzumdaki rütbeyi alabilirsiniz, ama göğsümdeki Kara Harp Okulu brövesini alamazsınız” dedi.

SAVUNMA SONRASI SAĞKAN'DAN AÇIKLAMA

Savunma sonrası açıklamalarda bulunan Teğmenlerin avukatlığını üstlenen Türkiye Barolar Birliği (TBB) Başkanı Erinç Sağkan şunları söyledi:

"Süre anlamında bir sınır konulmadı. Kesinlikle bilinçli örgütlü daha önceden planlanmış değil anın coşkusuyla gelen heyecanla 'Mustafa Kemal'in askerleriyiz' şeklinde aslında TSK bakımından da değerlendirince tüm bireylerin Mustafa Kemal'in askerleri olduğunu düşündüğümüzde ifadelerin hiç birinin TSK'nın itibarını zedeleyecek ifadeler olmadığına inanıyoruz. Sonucun ne zaman açıklanacağına yönelik bir bilgi gelmedi. 1 hafta içinde göreceğimizi düşünüyorum. Umut ediyorum ki 5 teğmen hakkında ceza verilmesine yer olmadığına karar verilir. Eğer bir hukuk devletiysek böyle olması gerekir."

"SAVUNMALARINA 'ATATÜRK'ÜN ASKERLERİYİZ' DİYE BAŞLADILAR

"Biz Mustafa Kemal'in askerleriyiz diye savunmalarına başladılar. Harbiye'nin Atatürk'ün yuvası olduğunu ifade ettiler. Aslında Türk Silahlı Kuvvetlerinin Atatürk'ten uzaklaştırılamaz bir kurum olduklarının altını çizdiler. Her birinin sicilleri birbirinden başarılı. Ebru Teğmen hem birinci olarak girmiş hem birinci olarak çıkmış. Üç harp okulunun birincisi de kadın bunun Atatürk'e borçlu oldukları unutulmamalı. TSK'nin itibarsızlaştırılması konusundaki tartışma teğmenlerin tavrından dolayı değil bu hareketlerden sonraki kamuoyundaki tutumdan ve disiplin soruşturmasından kaynaklanmaktadır. TSK'nin aslında bu soruşturma ile itibarsızlaştırılmaya çalışıldığını bu yanlıştan dönülmesi ve görevlerine özgürce devam edebilmeleri yönündeki beyanlarımızı ilettik."

KOMUTANLARIN SAVUNMASI MİLLİ SAVUNMA BAKANLIĞINDA

Bu arada, teğmenlerin yanı sıra tören sırasında alay, tabur ve bölük komutanı olan üç komutanın savunması ise Milli Savunma Bakanlığı Yüksek Disiplin Kurulunda alındı.

KARAR 10 İŞ GÜNÜ İÇİNDE AÇIKLANACAK

Yüksek disiplin kurullarında yapılan inceleme ve değerlendirmeler sonucunda durumu görüşülen personel hakkında, ''Silahlı Kuvvetlerden ayırma cezası'' veya ''Silahlı Kuvvetlerden ayırma cezası verilmesine yer olmadığı'' kararlarından biri veriliyor.

Kurulların kararlarının, 10 iş günü içinde gerekçeli olarak hazırlanacağı belirtildi. Milli Savunma Bakanlığı kaynakları, "Yüksek Disiplin Kurulu kararları, yasal mevzuatta öngörülen karar tarihini izleyen 10 iş günü içerisinde gerekçeli olarak hazırlanacak. Gerekçeli karar hazırlanması ve onayın ardından kamuoyu ile paylaşılacak." açıklamasını yaptı. 

Yüksek disiplin kurulları tarafından verilen ''Silahlı Kuvetlerden ayırma'' cezalarına karşı idari yargı yoluna başvurulabiliyor.

  ERİNÇ SAĞKAN'IN SAVUNMA ÖNCESİ YAPTIĞI AÇIKLAMA  

Teğmenlerin avukatlığını üstlenen Türkiye Barolar Birliği (TBB) Başkanı Erinç Sağkan, beraberindeki avukatlarla birlikte Kara Kuvvetleri Komutanlığı'nda teğmenlerin savunmalarından önce yaptığı açıklamada şunları söylemişti:

"30 Ağustos 2024 tarihinde Kara Harp Okulu mezuniyet töreninde, tören bitiminde bazı teğmenlerin sevinçlerini paylaştığı kutlamaya ilişkin olarak yürütülen disiplin soruşturmasının değerlendirmesinin yapılacağı duruşmasına katılmak üzere burada kıymetli avukat meslektaşlarımızla birlikte hazır bulunuyoruz. Süreci kısaca hatırlamakta fayda olduğuna inanıyorum. Çünkü bugün yapılacak olan disiplin soruşturması basit bir soruşturma değil. Teğmenlerin söylemlerini hatırlamamız gerekiyor. Ne demişti teğmenler, ne yapmışlardı? Subay andını, yaklaşık 27 yıldır tekrarlanan subay andını okumuşlar, Mustafa Kemal'in askerleri olduğunu ifade etmişler ve geleneksel olarak yaptığı kutlama biçimi olan kılıç çatma ritüelini gerçekleştirmişlerdi. 

"TSK'NIN İTİBARİ İLE NASIL BİR İLGİSİ VAR?"
Neydi subay andının içerisinde ifade ettikleri? 'Laik, demokratik Türkiye Cumhuriyeti'nin bağımsızlığını, bölünmez bütünlüğünü koruyacaklarına' dair bir yemindi. Nedir burada birilerini rahatsız eden? Ya da hukuki terminolojisi bakımından söyleyecek olursak bu eylemde, bu ifadede Türk Silahlı Kuvvetleri'nin itibarını zedeleyen nasıl bir ifade yer almaktadır, bunun cevabını arayacağız bugün. Ne dedi teğmenler devamında? 'Aziz vatanın bir karış toprağına uzanan eller karşılarında bizi bulacaklardır' dedi. Bu söylemde nasıl bir itibar zedelemesi vardır TSK bakımından, bugün bunun cevabını verecek buradaki heyet. 'Mustafa Kemal'in askerleriyiz' demenin TSK'nın itibarı ile nasıl bir ilgisi vardır, herhalde ilk defa Türkiye'de böyle bir disiplin soruşturmasında TSK çatısı altında bu söylem üzülerek ifade ediyorum ki tartışmaya açılacak.

Biz şunu çok iyi biliyoruz. Mustafa Kemal'in askeri olmak bugün üç Harp Okulu'ndan üç kadın subay birincilikle ayrılıyorsa, işte budur, Türkiye Cumhuriyeti'nde eşit birey, vatandaş olmak demektir. Emperyal işgaline karşı milletiyle beraber verilen zaferin başkumandanı demektir ve ebedi başkomutan demektir Mustafa Kemal Atatürk. O yüzden TSK mensubunun 'Mustafa Kemal'in askeriyiz' demesi, bırakın itibar ile ilgili bir tartışmayı, olmazsa olmazdır. Üzülerek şunu ifade etmek istiyorum ki, teğmenlerin sevinçlerini aileleri ile paylaştıkları ve ülkeye güven veren tavırları TSK açısından gurur vesilesidir. Ancak TSK'nın itibarını zedeleyen ise bu sürecin kamuoyundaki tartışma biçimi ve maalesef ki bu sürece ilişkin olarak yürütülen disiplin soruşturmasıdır. Bugün hukukçular olarak burada hukukun işlediğine şahit olmak istiyoruz. 85 milyonun kalbinin, ruhunun, gönlünün bizlerle birlikte burada olduğunu biliyoruz."

"KARAR BUGÜN AÇIKLANMAZ"
Kararın bugün açıklanıp açıklanmayacağının sorulması üzerine avukat Mustafa Güler, "Karar bugün açıklanamaz, bugün sadece duruşması yapılacak. Kararın açıklanması gerekçeli karar yazılıp Milli Savunma Bakanlığı'nın (MSB) bu kararı onaylandıktan sonra olur. Buna ilişkin bir tarihi biz veremeyiz ama MSB size daha iyi, net bir bilgi verir" ifadelerini kullandı.

Tele1