Şanlıurfa'da Kılıçdaroğlu'na protesto ve karşı protesto olayları

CHP Genel Başkanı ve Millet İttifakı Cumhurbaşkanı Adayı Kemal Kılıçdaroğlu, İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener ve Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu; Şanlıurfa’da sel bölgesini ziyaret etti...

Millet İttifakı Cumhurbaşkanı adayı ve CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, “Eğer bir ülke iyi yönetilirse afetlere karşı dirençli kentler oluşur. Efendim su mu olur, sel mi olur, aşırı rüzgâr mı olur, deprem mi olur, dirençli kentler yaratmak zorundasınız. Bunları yaratmadığınız zaman siz bu ülkeyi neden yönetiyorsunuz, nasıl yönetiyorsunuz? Hepimiz gelişmelerin farkındayız. Ne olduğunu biliyoruz ve hiç kimse az önce de ifade ettim, kendisini umutsuz hissetmesin. Allah nasip ederse bütün bu sorunları, hepsini çözeceğiz” dedi. Kılıçdaroğlu, konuşmasını bitirirken; bir kişi “Burası siyaset yeri değil, acımız var” dedi. Bunun üzerine liderleri izleyen vatandaşlar, o kişiyi yuhaladı ve ardından “Hükümet istifa” sloganları attı.

KARŞI PROTESTO: HÜKÜMET İSTİFA

Millet İttifakı Cumhurbaşkanı Adayı Kemal Kılıçdaroğlu’nun protesto edilmesine karşılık, çevredeki diğer vatandaşlar da “Hükümet İstifa” sloganları attı.

CHP Genel Başkanı ve Millet İttifakı Cumhurbaşkanı Adayı Kemal Kılıçdaroğlu, İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener ve Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu; Şanlıurfa’da sel bölgesini ziyaret etti.

Odatv'nin haberine göre Kılıçdaroğlu şunları söyledi:

“DİRENÇLİ KENTLER YARATMAK ZORUNDASINIZ”

“Öncelikle geçmiş olsun dileklerimizi iletiyoruz. Ölenlere Allah’tan rahmet diliyoruz. Şanlıurfalı kardeşlerimiz az önce şikayetlerini dile getirdiler. Şunu ifade edeyim… Şanlıurfa’da hiç kimse kendisini yalnız hissetmesin. Biz buraya Millet İttifakı’nın genel başkanları olarak değil sadece, biz buraya aynı zamanda mayıs ayında kurulacak olan hükümetin temsilcileri olarak da geldik.

Pek çok sorun var biliyoruz. Ağır sorunların faturalarını sade vatandaş ödüyor bunu da biliyoruz. İnsanlar hayatlarını kaybetti bunu da biliyoruz, görüyoruz, okuyoruz, dinliyoruz. Şikayetler var, onları da dinliyoruz. Eğer bir ülke iyi yönetilirse afetlere karşı dirençli kentler oluşur. Efendim su mu olur, sel mi olur, aşırı rüzgâr mı olur, deprem mi olur… Dirençli kentler yaratmak zorundasınız. Bunları yaratmadığınız zaman siz bu ülkeyi neden yönetiyorsunuz, nasıl yönetiyorsunuz?

“BİR POMPAYI GETİRMEK İÇİN SAATLERCE BEKLENİR Mİ?”

Şurada az önce gördük. Alt geçit yapmışlar, bir pompayı getirmek için Allah aşkına söyler misiniz saatlerce beklenir mi ya? Bu nasıl bir yönetim anlayışıdır? Bu nasıl bir devlet yönetimidir?

Bütün bunların hepsini çözeceğiz. Hiç kimse kendisini umutsuz hissetmesin. Tamamını çözeceğiz. Yeni bir anlayışla, zihniyeti tamamen değiştirerek, kim görevini yapıyorsa başımızın üstüne. Ama kim görevini yapmayıp da ölümlere yol açan olaylara ortam hazırlıyorsa, kimse kusura bakmasın ona da ‘güle güle’ demek zorundayız.

Hepimiz gelişmelerin farkındayız. Ne olduğunu biliyoruz ve hiç kimse az önce de ifade ettim, kendisini umutsuz hissetmesin. Allah nasip ederse bütün bu sorunları, hepsini çözeceğiz. Bir araya gelip çözeceğiz. Bir aradayız, beraberiz, ülkenin sorunlarını gayet iyi biliyoruz. Kentlerin iyi yönetilmediğini de gayet iyi biliyoruz. Ama bunların tamamını akılla, bilgiyle, bilimle çözmek mümkün.”