Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) Bursa İl Koordinasyon Kurulu (İKK) tarafından ‘Direnen kent mi Bursa’ ana temalı Bursa 6. Kent Sempozyumu düzenlendi. Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği..
Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) Bursa İl Koordinasyon Kurulu (İKK) tarafından ‘Direnen kent mi Bursa’ ana temalı Bursa 6. Kent Sempozyumu düzenlendi.
Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) Bursa İl Koordinasyon Kurulu (İKK) tarafından ‘Direnen kent mi Bursa‘ ana temalı Bursa 6. Kent Sempozyumu BAOB Ortak Salon’da gerçekleşti.
Düzenlenen sempozyuma İYİ Parti Bursa Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Selçuk Türkoğlu, CHP Bursa Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Mustafa Bozbey, CHP Osmangazi Belediye Başkan Adayı Erkan Aydın, CHP Nilüfer Belediye Başkan Adayı Okan Şahin, CHP Bursa Milletvekili Hasan Öztürk ve CHP Bursa Milletvekili Nurhayat Altaca Kayışoğlu katıldı.
TMMOB Bursa İKK Sekreteri ve Mimarlar Odası Bursa Şube Başkanı Şirin Rodoplu Şimşek‘in konuşmasından satır başları şöyle;
TMMOB kurulduğu günden bu yana gerek mesleki alanlarda gerekse kamuyu ilgilendiren alanlarda mesleki etik ilkeleri çerçevesinde ve sadece kamu yararı bağlamında irdelemeler yaparak çözüm önerileri sunmakta, yanlış gördüklerine karşı ilgilileri uyarmakta ve gerekirse bu yanlışları hukuki mecralara taşımaktadır. Ülkemizin genelinde olduğu gibi Bursa özelinde de popülist siyasi kararlara ve sermaye baskısına paralel olarak kentsel mekanlarda ve doğal çevrede pek çok tahribat oluşmuş ve neredeyse her bir tahribat kaotik hal alan kronik kent sorunlarına dönüşmüştür. Ulaşım, Kentsel dönüşüm, Sanayi, Tarım, Altyapı ve buna benzer alanlar kronikleşen sorunlardan sadece birkaçıdır.
“DİRENEN KENT Mİ BURSA! DİYEREK SORGULAMAYI VE YÜZLEŞMEYİ GERÇEKLEŞTİRMEYİ HEDEFLEMEKTEYİZ”
Bu sorunlara bağlı olarak TMMOB Bursa İKK olarak 2007 ve 2009 yıllarında ‘Bursa Kentine Çözümler‘, 2011 yılında ‘Dirençli Kent Bursa‘, 2013 Yılında ‘Kimliğini Arayan Kent Bursa’ ve 2015 yılında ‘Kent Suçları ve Kent Mücadelesi’ temalarıyla kent sempozyumlarımızı düzenledik. Bu yıl altıncısını düzenlediğimiz kent sempozyumumuzun temasına ‘Direnen Kent Mi Bursa’ diyerek aslında önemli bir sorgulamayı ve buna bağlı yüzleşmeyi gerçekleştirmeyi hedeflemekteyiz.Sempozyumun ilk oturumunda ‘Kentsel Çevre-Kalkınma ve Kent Suçları’ başlığı altında Harita ve Kadastro Mühendisleri Odası, Şehir Plancıları Odası, Mimarlar Odası ve Peyzaj Mimarları Odası Bursa Şubeleri’nden konuşmacılar yer alacak.
“FARKLI ALANLARDA UZMANLAŞMIŞ VE PROFESYONELLEŞMİŞ AKADEMİSYENLER YER ALACAK”
6 Şubat depremiyle birlikte yeniden yüzleştiğimiz afet gerçeğine bağlı olarak çok önemsediğimiz ‘Felakete Dönüşen Afetler ve Bursa Gerçeği başlıklı ikinci oturumda Jeoloji Mühendisleri Odası, Mimarlar Odası, İnşaat Mühendisleri Odası Bursa Şubeleri ve Meteoroloji Mühendisleri Odası Bursa İl Temsilciliği’ nden konuşmacılar olacak.Elektrik Mühendisleri Odası, Çevre Mühendisleri Odası, Gıda Mühendisleri Odası ve Ziraat Mühendisleri Odası Bursa Şubeleri ‘Kendine Yeten Kentler ve Bursa’ başlıklı üçüncü oturumda farklı alanlarda uzmanlaşmış profesyoneller ve akademisyenlerle yer alacak. ‘Kent-Sanayileşme ve Kentli Hakları başlığı ile yapılacak son oturumda Makine Mühendisleri Odası, Kimya Mühendisleri Odası, Tekstil Mühendisleri Odası ve İnşaat Mühendisleri Odası Bursa Şubeleri’ nden konuşmacılar olacak.
CHP Osmangazi Belediye Başkan adayı Erkan Aydın’ın konuşmasından satır başları şöyle;
Bursa deprem kuşağında olduğunu, depremin her an kapımızı çalabileceğini burada tartışacağız. 6 Şubat depreminin yıl dönümüne 10 gün var. Ben depremin 2. günü oradaydım. 21 gün kaldım. 8 gün arabada kaldık. Birçok insan da maalesef donarak öldü. 50 bin yurttaşımıza Allah’tan rahmet diliyorum, geri de kalanlara sabırlar diliyorum. Bir sürü anma etkinlikleri yapılacak. Ne hazırlık yapıldığıyla ilgili bir şeyler göremeyeceğiz. Bir kriz masası kurulmuş. Valiler, kaymakamlar, bizde oturduk masaya. Ben izliyorum şaşkınlıkla. En basit işletmede dahi kriz anında yapılacak şeyler yazar. Şunu gördüm.
“DEVLET HİÇBİR ŞEKİLDE DEPREME HAZIR DEĞİL”
Devlet hiçbir şekilde depreme hazır değil. Askeri çıkarmadılar. 99 depreminde birçok felaket askerler tarafından kurtarıldı. Vatandaş depremden ölmediyse, donarak öldü. 2. gün akşamı saat 9’a kadar birçoğu kayboldu. Bizden kaçarak toplantı kararı alındı ve çözüm buydu. Muhalefetten kaçarak plan yapmak istediler. Osmangazi, zemin açısından en kötü olduğu ilçe. En fazla nüfusun olduğu ve en fazla kaçak yapının olduğu bir ilçe. Öyle sokaklar var ki bırakın arabayla girmeyi, yürüyerek giremezsiniz. Evden çıkıyorsunuz, adımınızı atıp caddeye çıkıyorsunuz. Böyle yerleşimlerin olduğu bir ilçeden bahsediyoruz. Konu çok sıkıntılı. Bunlar için çözümler gerekiyor. Elbette plan, projelerimiz var. Bu sempozyumda, bu anlamda çok önemli. Birlikte çözümler üretip, birlikte hayata geçireceğiz.
CHP Bursa Mv. Hasan Öztürk‘ün konuşmasından satır başı şöyle;
Başlık düşündürücü. Kıyılan bir kent Bursa. Bursa‘ya kıydık. Dününe, bugününe bakmak lazım. Bilimin ışığında, şehrin bu kontrolsüz büyümesi karşısında sizin direnişlerinizden dolayı teşekkür etmek istiyorum. Bursa, dünyanın en güzel şehirlerinden biriydi. Dününe ve bugününe baktığımızda Bursa‘yı tanımlayan, yeşilinden, havasından, suyundan bahsedemeyiz. Bursa’nın o güzel unsurları kalktık. Yeşili bulmak için Bursa’nın dışına çıkmak gerekiyor. Bursa hem kullanma hem koruma kapasitesini durdurdu. Nüfusu durdurmamız gerekiyor. Herkesin kendi şehrinde yaşadığı bir ülke yaratmamız gerekiyor. Tüm dünyanın sahip olmak istediği mükemmel tarihsel ve insan mirasıyla çok değerli bir ülkeye sahibiz ama doğru yönetilmediği ortada. Bir uzay mühendisi intihar etti ama biz bir gün önce uzaya çıktık dedik. İnsan mirasını, çocuklarımızın okuduğu okulları, gelecekte neye ihtiyaç var noktasında plan yapamıyoruz. Bursa‘ya kıymayalım. Yaşadığımız şehirler de, ülkelerde bize ait değil. O yüzden gelecek nesillere bırakmak için adımlar atmalıyız.
İYİ Parti Bursa Milletvekili ve Büyükşehir Belediye Başkan adayı Selçuk Türkoğlu‘nun konuşmasından satır başı şöyle;
Yerel seçimlerden önce bunun yapılması bizler içinde ilham kaynağı ve yol gösterici olacak. Direnemediği aşikar. Sonucu baktığımızda Bursa direnememiş. Akademik odalarında direnci olmasa daha da kötü bir şehirle karşı karşıya kalacağız. Neden Bursa bu halde? Bilim, akıl, fikir, irfan. Ortak aklın olmadığı bir yönetim var uzun yıllardır Bursa’da. Akademik odalar ile söze hem kenti hep birlikte yöneteceğiz deyip devamında rantsal dönüşümlerle yönetilen bir yerel yönetimlerle karşı karşıyayız. İl Başkanıyken Samanlı’da lojistik merkezinde büyük bir eylem yaptık. Buraya önceden bir hastane yapılacaktı, ama mahkemeler 3 gerekçeyle ova olduğu için, tarım arazisi ve taşkın bölge olduğu için reddettiler. Sonra ne oldu? Yerel yönetimler baypas edildi. İnşaat yürüdü, oraya ucubeler yapıldı, son yeşilde katledildi. Neye yaradı mahkeme kararı? Kargil’de de aynı şey oldu. Osmangazi Belediyesi, Büyükşehir Belediyesi‘ni baypas etmek için imarda değişiklikler yapıyor. Bursa plansız, programsız kendi başına yürüyen bir şehir. Deprem, küresel ısınma ve iklim değişikliği önümüzde. Dirençli kentleri mutlaka oluşturmalıyız. Yerel yönetimler önemli. Bizler de hazırlanıyoruz. Bu program için TMMOB İKK‘ya teşekkür ediyoruz. Akıllı şehir Bursa’da buluşmak dileğiyle.
Bursa Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı Gülten Kapıcıoğlu‘nun konuşmasından satır başı şöyle;
Şehrin hem yaşayanları hem de paydaşları olarak bu tür sempozyumlarla geliştirmek yönünde ilerliyoruz. Direnen kent mi Bursa? sorusu önemli. Öyle güzel bir şehirde yaşıyoruz ki bu kadar sorunlu olmasına rağmen hala Türkiye‘nin en güzel şehirlerden biri. Hepimize ev sahipliği yapıyor. Sahip çıkmamız gerekiyor. Paydaşların bir arada olmasının da kıymetli olduğunun bilincindeyiz. Çevresel faktörler, afet riskleri, artan nüfus şehirlerimizi tehdit ediyor. Geleceğin şehrini, çevresel faktörleri güzel okuyabilen, gelişim sağlayabilen, afet risklerini önleyenlerin dirençli kentler olduğunu biliyoruz. Şehrin geldiği nokta hepimizin ortak problemi. Ortak akılla çözmek gerektiğinin farkındayız. Ne yapıyoruz? Dönüşümle alakalı bugün Bursa’da TÜBİTAK ile ortaklaşa şehrimizin zemin haritasını çıkardık ve faaliyete geçtik. Bursa’da afet riskini azaltma ve önlemenin yanında pilot bölgeler belirleyerek kentsel dönüşümlerimizi tamamlıyoruz. Bitip teslim edenler var. 10 bine yakın konut projemizin ihalelerine başlamak üzereyiz. 100. yılımıza özel 100 bin konutu dönüştürme hedefimiz de var. Bunun için çalışmalar yapıyoruz. Dirençli kentler sadece deprem afetiyle alakalı değil. Günümüzde su krizi var. Biz Çınarcık Barajıyla 2060’a kadar su sorununu çözme yönünde planlar yaptık. Yerel yönetimler olarak da bunları yapmak zorundayız. Bursa, insan hareketinden sonra kenti planlamaya çalışan bir kültür sahibi olmuş, kontrolsüz göç almış. Biz bugün mevcut problemleri çözmek için çözümler üretiyoruz.
CHP Bursa Büyükşehir Belediye Başkan adayı Mustafa Bozbey‘in konuşmasından satır başları şöyle;
Gülten Hanım konuşunca, temiz havası olan, bir anda her şeyin yolunda gittiğini varsaydım. Ama Görükle‘den çıktığımızda Kestel‘e giderken bir buçuk saat sürdüğünü düşününce şoke etkisi yarattı. Bu kentte bir direnenler var, bir de direnenlere direnenler var. Bunu iyi ölçmemiz gerekiyor. Bu kentin üst ölçekli planı var. Hala 2020 planları ile yönetiliyoruz. Neyden bahsediyoruz?
“BÜYÜK BİR BURSA PLATFORMU KURULMALI”
Kent suçlarına direnen kent mi Bursa? Dirençli kenti talep eden mi Bursa? Yıllardır iyi ki TMMOB var. İyi ki bu binayı yapmış, bileşenleri burada toplamışız. 27 odamız var. Kente dair birçok konuya direnen, yanlışları ortaya koyan odalarımızı kutluyorum. Hikayelerimiz kaldırılırken direnebildik mi? Atatürk Stadyumu kaldırılırken direnebildik mi? Kentin birçok noktasında hikayelerimizin oluştuğu alanlar kaldırılırken ne kadar direndik? Siyasilerin söylemleri oldu ama Bursalılar’ın aslında toplumsal direncin olması ve mutlaka eğitimle sağlanması gerektiğine inanıyorum. Büyük bir Bursa platformunun oluşmasını sağlamamız gerekiyor. Stadyum buraya yapılırken kaç kişi olmasın dedi? Acemler’e hastane yapılırken kaş kişi olmasın dedi? Çocukların yeşil alana ihtiyacı varken, ağaçlar kesilirken kaç kişi ifade etti? Buralarda Bursa sahipsiz bir kentti. Yöneticiler sahipsizlikten dolayı bir şey yapamadı.
“BURSA’DA HİÇ KENTSEL DÖNÜŞÜM YAPILMADI”
Ankara‘da projeler yapılıyor burada hayata geçiyor. Ulaşıma etkisi var mı? Çevreye etkisi var mı? Değerlendirmeler yapıldı mı? Sonuçlar nelerdir? Bunların hiçbirini yok. Sonra nasıl rahatlama yaparız diye uğraş vermeye çalışıyoruz. Bursa‘nın sahipsizliğinden kaynaklı. 2030 hazırlanıyor. Bizler de gittik, ifadelerimizi anlattık ancak daha sonra hocalarımızından biri dedi ki, ‘Sizler söylediniz ama bizler, bize söylenenleri yapıyoruz.’ Böyle bir şehir yönetilmez. Böyle bir planlama anlatılmaz. Kentin bütün dinamikleri bir araya gelerek, birçok kesimi içine alan anlayışla anayasal nitelikte bir plan yapılır. Dirençli kent olma konusunda ne kadar başarı sağladık? Hala kentsel dönüşüm sözcüğünü yanlış kullanan kent yöneticileri var. Bir teknik insan olarak üzülüyorum. Kentsel dönüşüm, büyük bir alanı dönüştürmeye kalktığınızda, kentsel ihtiyaçları da gidermektir. Kentsel dönüşüm hiçbir yerde yapılmadı, sadece bina yenileme yapıldı. Bizim önerimiz 2050 vizyon planın hazırlanması gerekli. Alt ölçekli planlarla, kentsel dönüşümlerle, Büyükşehir Belediyesi‘nin mutlak garantör olduğu anlayışla insanların dirençli yapılarda oturması gerektiğinin sağlanması gerekir. Bunu yapacağız. Burada çıkacak olan bütün sonuç bildirgelerine imza atmaya hazırım ama bütün kent yöneticilerini de imza atmaya davet ediyorum.
Erajans