LGS'de kız öğrenciler yine erkeklerden başarılı oldu: Kızların sınavlarda daha başarılı olmasının nedeni ne? Çalışmak mı zeka mı toplumsal koşullar mı?

BURSA ARENA / Haber Merkezi

LGS sınavında bu yıl da kız öğrenciler, erkek öğrencilerden daha başarılı oldu. Kızların başarısının nedeni çalışmaktan mı yoksa zeka farkında mı kaynaklanıyor? Eğitim uzmanları Pakkan, Aytekin, Ünsal ile sosyolog Erdoğan'a sorduk

Liselere Geçiş Sistemi (LGS) kapsamında 5 Haziran 2022 günü yapılan ve 1 milyon 31 bin 799 öğrencinin girdiği merkezi sınavın sonuçları açıklandı ve beraberinde bir de "Merkezi Sınav Değerlendirme Raporu" yayınlandı.

Raporda öğrencilerin cinsiyetleri ile sınav performansları arasındaki ilişki hakkında sonuçlara yer verildi.

Bulgulara göre geçmiş yıllarda olduğu gibi 2022 yılında da kız öğrenciler, "matematik" dışındaki diğer testlerde erkek öğrencilerden daha başarılı. 

Raporda da dikkat çekildiği gibi kız öğrencilerin yazılı sınavlarda erkeklere göre daha başarılı olduğu geçmiş yıllarda da gözlemlenmişti.

Peki bunun nedenleri ne?

Kızlar daha mı çok çalışıyor yoksa kadın ve erkek beyni arasında algılamada bir fark mı var?

"Kızların daha başarılı olmasının sebebi ne biyolojik ne de nörolojik"

Sorularımızı yanıtlayan isimler arasında olan Pakkan Okulları'nın kurucusu Yasemin Pakkan, kız öğrencilerin LGS ve Yükseköğretim Kurumları Sınavı'nda (YKS) daha başarılı olduklarının yıllardır gözlemlendiğini kaydederek, "Bence bunun sebebi ne biyolojik ne de nörolojik. Bunun sebebi kızların ailede ve toplumda yetiştirilme tarzı ile ilgili olduğunu düşünüyorum" dedi. 

Pakkan Okulları'nın kurucusu Yasemin Pakkan / Fotoğraf: gazeteoksijen.com

"Kız çocukları erkeklere göre toplumda daha uysal, daha çok söz dinleyen, daha disiplinli ve okul kurallarına göre çok daha fazla uyan kişilerdir" diyen Pakkan, "Erkekler ise daha çabuk bağımsızlık kazanma peşinde oldukları için daha isyankar, daha az itaatkar ve kurallara daha az uyan kişiler olarak ön plana çıkıyor. Bu durumun da ister istemez akademik becerilere yansıdığını düşünüyorum" değerlendirmesini yaptı. 

"Sınav sonuçları kız çocuklarının hayatta kalabilme, var olabilme gayreti olarak görülmeli"

Eğitimci Feray Aytekin Aydoğan'a göre ise halkın büyük bir çoğunluğu, çocukları için eğitimin gelecek yaşantılarını değiştirmek açısından tek fırsat olarak görüyor. 
 

Eğitim-Sen eski Genel Başkanı Feray Aytekin Aydoğan / Fotoğraf: Twitter

"Dezavantajlı tüm kesimler açısından aslında bu durum temel bir gerçeklik" diyen Aydoğan, şunları söyledi:
 

Dezavantajlı kesimlerin başında da kız çocukları geliyor. Kız çocukları eşitsizliği, ayrımcılığı, görünmez kılınma halini, yok sayılmayı eğitimin piyasalaştırılmasından,müfredatın içeriğine, okullaşma politikalarından, karma eğitimin fiilen ve ortaöğretim kurumları yönetmeliğinde yapılan değişiklikle hukuken de kaldırılması uygulamalarına kadar eğitimin her kademesinde de, yaşamın her alanında da en şiddetli biçimiyle yaşıyor.

Sınav sonuçlarıyla ortaya çıkan bu tablo kız çocuklarına yaşatılan tüm eşitsizliklere rağmen kız çocuklarının hayatta kalabilme, var olabilme gayreti, direnci olarak görülmelidir.

"Sınav sonuçlarına bakarak zeka ayrımı doğru değil"

Eğitim uzmanı Salim Ünsal ise her şeyden önce sınav sonuçlarına bakarak erkekler ile kızlar arasında bir zeka ayrımı çıkartmanın doğru olmayacağını söyledi.
 

Salim Ünsal / Fotoğraf: Twitter

Ünsal, "Aradaki farkın nedeni kız öğrencilerin sınavı erkek öğrencilere göre biraz daha ciddiye almaları ve sınava yönelik hazırlıkları daha etkili ve profesyonelce yapmalarından kaynaklanıyor" dedi.

"Erkek öğrenciler daha özgür ruhlu, kızlar daha disiplinli"

Erkek öğrencilerin daha özgür ruhlu ve zapt edilmelerinin zor olduğuna dikkat çeken Ünsal, "Kızlar ise daha disiplinli. Bu nedenle LGS gibi sınavlarda erkeklere göre bir tık daha önde çıkabiliyorlar. Buna karşın matematik sınavlarında da erkek öğrenciler biraz daha başarılı olabiliyor" şeklinde konuştu.

"İleride güçlü olabilmek için iyi bir mesleğe ihtiyaçları olduğunu biliyorlar"

Eğitim uzmanlarına yönelttiğimiz bu soruların aynısını bu sefer sosyolojik bir değerlendirme için Üsküdar Üniversitesi Sosyoloji Bölümü Öğretimn Üyesi Prof.Dr. Barış Erdoğan'a sorduk.
 

Üsküdar Üniversitesi Sosyoloji Bölümü Öğretimn Üyesi Prof.Dr. Barış Erdoğan / Fotoğraf: Independent Türkçe

Eğitim alanında dünyanın her tarafında 1990’lı yıllardan beri kadınların erkeklerle aralarındaki açığı kapattığını, hatta onlardan daha başarılı olduklarını söyleyen Erdoğan, bu değişimin bir çok nedeninin olduğunu ifade etti. 

Erdoğan'a göre bu nedenlerden ilki her alanda başarılı kadın rol modelleriyle büyüyen bu kuşaklar için eğitim, özgürlük kapısını açan önemli bir araç.

"Genç kızlar ailesi, ilerideki eşi ve toplum karşısında güçlü ve bağımsız olabilmek, maddi olarak kendi ayakları üzerinde durabilmek için iyi bir mesleğe sahip olması gerektiğini biliyor" diyen Barış Erdoğan, "Bu mesleğe sahip olabilmesi için ise okulda başarılı olması gerekiyor. Toplumsal cinsiyet eşitsizliklerinin olduğu bu dünyada kız öğrencilerin böyle güçlü bir motivasyonları var" açıklamasını yaptı. 

"Ev ortamından uzaklaşabilmek kızların okula ilgisini artırıyor"

Erdoğan'a göre, pek çok genç kız için okul ve eğitim, iş hayatından önce, baskıcı ev ortamından uzaklaşabilmek için meşru bir araç: 

Özellikle geleneksel toplumlarda kız çocuklarının ev giriş çıkış saatleri kontrol edildiği, mahalle ortamında görüştüğü kişiler gözetlendiği düşünülürse, evden çıkıp okula gitmek, okul ve dışındaki aktivitelere katılmak orada yeni arkadaşlar edinmek kızların okula olan ilgilerini artırıyor.

Bu avantajlı durumu devam ettirebilmek için de sınavlarda başarılı olup eğitim hayatlarını devam ettirmekten başka şanslarının olmadığını biliyorlar. 

"Erkekler karşısında ezilen birçok anne, kızlarının eğitimde başarılı olmaları için daha fazla destekliyor"

Kız çocuklarının okul başarısında annelerinin de önemli bir etkisi olduğuna dikkat çeken Erdoğan, "Özellikle erkekler karşısında ezilen bir çok anne günümüzde kızlarını eğitim alanında başarılı olmaları için daha fazla destekliyor. Anneler kızlarının iyi kariyerli bir meslek sahibi olmasını ve kendi çektikleri acıları çekmesini istemiyor" dedi.
 

Uzmanlara göre kız öğrenciler sınava daha çok zaman ayırıyor / Fotoğraf: AA

"Daha uysal kız öğrenciler derslerde daha katılımcı oluyorlar"

Erdoğan'ın açıklamasına göre ebeveynler, erkek çocukları yetiştirirken onların daha bağımsız, kavgacı, risk alan, tuttuğunu koparan karakterler olmaları için teşvik ediyor.

"Asi ruhlu, maço kültürle yetişen erkek çocuklarının davranış kalıpları okul idaresinin öğrenciden beklentileriyle pek uyuşmuyorlar" diyen Üsküdar Üniversitesi, şu açıklamayı yaptı: 
 

Buna karşın uysal, düzenli, terbiyeli ve görece daha itaatkar yetiştirilen ya da öyleymiş gibi davranmayı öğrenen kızlar okul yönetimi ve öğretmenlerle daha iyi ilişki içine giriyorlar. Derslerde daha katılımcı oluyorlar. Bu da onların ders başarılarını artırıyor. 

 
Erkek çocuklar ev dışında daha çok zaman geçirirken, kızlar ders çalışmaya daha çok zaman ayırıyor

"Erkek çocukların eve giriş çıkış saatlerinin ebeveynleri tarafından daha az kontrol edilmekte, ev dışında uzun saatler oyun oynayarak, arkadaşlarıyla zaman öldürerek yani daha az ders çalışarak vakit geçirmekteler" diyen Erdoğan, şöyle devam etti: 
 

Özellikle orta okul lise döneminde kız çocuklarının erkeklere göre daha hızlı olgunlaşmaları, onları öğrenmeye daha açık hale getiriyor. Sonuçta tüm bu faktörler kız çocuklarının okul başarısını erkeklere göre artırmaktadır.

Erkek öğrenciler de sınavlarda matematikte daha başarılı / Fotoğraf: AA

"Erkeklerin matematikte ve fende daha başarılı olması zekalarının daha yüksek olmasından değil"

Erdoğan'a göre erkeklerin, matematik ve fen bilimlerinde kadınlara göre başarılı olmalarının nedeni, "zekalarının daha yüksek olması" değil. 

"Erkekler küçüklüklerinden beri esas olarak maddi kazanç elde edilen mühendislik gibi alanlara yönlendiriliyorlar" diyen sosyolog, "Kadınlar ise daha çok erkekler tarafından maddi kazanç açısından rağbet gösterilmeyen sözel alanlara yönelmeleri teşvik ediliyor. Örneğin bir çok aile kız çocuğunun şantiyede çalışan bir mühendis olmasındansa işe gidiş geliş saati belli bir sosyal bilgiler ya da yabancı dil öğretmeni olmasını tercih eder" ifadelerini kullandı. 

A.K.E. © The Independentturkish