Bursa’daki aktif fay hatları üzerine yapılan çalışmada, daha önce haritalarda yer almayan Kayapa-Yenişehir Fayı keşfedildi. Uzmanlar bu fay hattının 7.3 büyüklüğünde deprem üretebileceği konusunda da uyarıda bulundu.
Ankara Üniversitesi, Kocaeli Üniversitesi ve Eskişehir Teknik Üniversitesi, Bursa’da içlerinde yeni keşfedilen fayın olduğu diri fay hatlarını inceledikleri ortak bir çalışma gerçekleştirdi.
Çalışma kapsamında Kayapa’dan Yenişehir arasında 25 noktada sismik ölçüm alındı. Ölçümler sonucunda daha önce aktif fay hattı haritalarında yer almayan 95 kilometre uzunluğunda, 7,3 büyüklüğünde deprem üretme potansiyeline sahip aktif bir fayın olduğu tespit edildi.
AFAD tarafından desteklenen çalışma, henüz yayınlanmadı. Çalışmanın adı: Jeolojik ve Jeofizik metotlarla yeni keşfedilen 1855 Bursa depremlerinin olası kaynağı: Kuzey Anadolu Fay Zonu Güney koluna ait Çek-Ayır havzalarını biçen Kayapa-Yenişehir Fayı.
Çalışma kapsamında yeraltının haritası çıkarıldı, fay hattının geçtiği yerler tespit edildi. Çek-Ayır havzasını biçen Kayapa-Yenişehir Fayı (KYF), batı kesiminde Kayapa bölgesinden Bursa Ovası’na uzanan kısmı 40 kilometre uzunluğunda, doğu kesiminde Yenişehir’e devam eden kolu 55 kilometre uzunluğunda. Kayapa Deresi’nden Bursa-batı havzasına uzanan fay, şehir merkezine Timsah Arena ile Şehir Hastanesi arasından geçerek ulaşıyor.
Fay, şehir merkezinden doğuya doğru Kumluk alanı güneyinden ve Gürsu kuzeyinden geçerek Çataltepe kuzeyinde Bursa-Ankara yolu üzerinde kendini gösteriyor. Daha doğuya doğru Erdoğan mezarlık alanı ve Seymen kuzeyinden geçerek Yenişehir Ovası'na uzanıyor. Fay, Yenişehir havzası doğusunda Toprakdere Fayı ile birleşiyor. Fayın toplam uzunluğu 95 kilometre olarak belirtiliyor.
Haber Global'ın haberine göre, olası bir depremin kaç büyüklüğünde meydana geleceğinin hesaplanması için fay hattının bölgedeki gerilimi ve tarihsel süreçte ürettiği depremler incelendi. Bursa’da tarihsel deprem kayıtlarına göre, son üç hasar yapıcı deprem 19 Nisan 1850, 28 Şubat 1855 ve 11 Nisan 1855 tarihlerinde meydana gelmiş. Projede, 1855 yılında meydana gelen depremlerin kaynağının Kayapa-Yenişehir Fayı’nın (KYF) batı bölümünde olduğu değerlendiriliyor.
KYF’nin Yenişehir bölümünde, tarihsel kaynaklarda en son hasar gerçekleşen 1400 yılındaki depremden bu zamana 624 yıldır bir kırılma olmadığı belirtiliyor. Fay hattında kırılma olmaması deprem ihtimalini de güçlendiriyor. Fay üzerindeki kayma hızı yılda maksimum 8.8 milimetre, minimum 3.0 milimetre olarak değerlendiriliyor.
Bu verilerle gerçekçi senaryoya göre, 1855 depremleri ile yırtılmış olan KYF batı bölümü günümüzde 6.5-6.8 büyüklüğünde deprem üretme kapasitesine sahip olduğu ortaya kondu. 1855 depremleri ile kırılmamış olduğu tahmin edilen KYF doğu bölümü ise günümüzde 6.9-7.3 büyüklüğünde deprem üretebilir.
Gazete Duvar'dan Pelin Akdemir'e konuşan TMMOB Jeoloji Mühendisleri Odası Bursa Şube Başkanı Engin Er, yeni keşfedilen fay hattının 2012 yılında açıklanan aktif fay hattı haritalarında yer almadığını açıkladı. “Bu alüvyonun altında kalan bir fay. Ancak böyle detaylı bir çalışmayla belli olabilirdi” diyen Er, alüvyon zeminin depremin etkisini büyüttüğünü söyledi.
Er, “Bursa Ovası'nda 700 metreye varan bir alüvyonal zemin var. Şuna benziyor; bir bardağa su alın. Bardağı masaya koyun. Bardak durduğu halde su nasıl sallanmaya devam ediyorsa alüvyon zeminlerde de böyle oluyor. İzmir’de ve 6 Şubat’ta bunu gördük. 6 Şubat depremi Maraş’ta oldu, en çok hasar Hatay’da var. 200 kilometre mesafe var ama en çok hasarın olduğu yer zeminle bağlantılı. Alüvyon zeminlerin depremi büyütme özelliği var” diye konuştu.
‘624 YILLIK BİR SUSKUNLUK VAR’
Yenişehir Ovası'ndaki en son depremin 1400 yılında olduğunu hatırlatan Er, “624 yıllık bir suskunluk var. Biriken kayma 5,4 metre ve 7,3 büyüklüğünde deprem üretme potansiyeli var. Bir bütün halinde kırılırsa etkisi 7,05 olacak. Bu senaryo, bu fayla geçerli. Yaklaşık 400 yıldır suskun olan bir de İznik’ten geçen, Gemlik’ten ve Mudanya’dan devam eden, 5 ve üzerinde deprem üreten fay hattı var” dedi.
Bir fay hattının geçmişteki davranışını inceleyen ve gelecekteki deprem tehlikesini belirleyen Paleosismolojik çalışmalarının Bursa’da yapılmadığına dikkat çeken Er, fay hattı üzerinde binaların olmaması gerektiğini belirtti.
Er, şöyle devam etti: “Şu anda Bursa’da fay hattı üzerinde bina yapmanın herhangi bir sakıncası yok. Oysa Bursa’da çok fazla fay hattı var. Kaç binanın fay hattı üzerinde olduğunun çalışılması lazım. Bursa’da sadece Büyükorhan, Harmancık ve Keles ilçelerinde fay hattı yok. Diğer her ilçenin kendi adıyla anılan fay hattı var."
Er, tüm afet risklerinin haritalarda belirtildiği mikrobölgeleme çalışmalarının Bursa’da yapılmadığını sözlerine ekleyerek kentsel dönüşümün söz konusu çalışmas sonrası yapılması gerektiğini belirtti.