Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli partisinin Meclis Grup Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, AYM Başkanı'nın "haddini ve hududunu çok açık şekilde aştığını" söyledi. Bahçeli, Anayasa Mahkemesi ya kapatılmalı ya da yeniden yapılandırılmalıdır" dedi.
Bahçeli, tutuklu Türkiye İşçi Partisi (TİP) Hatay Milletvekili Can Atalay için hak ihlali kararı alan AYM üyelerini eleştirdi, AYM'yi "adalet düzeninin safrası ve sancısı" olarak nitelendirdi.
Yargıtay'ın Atalay hakkındaki mahkumiyet kararının uygulanması gerektiğini söyleyen Bahçeli, TBMM'yi işaret ederek "Derhal bu konu kapatılmalıdır" dedi.
AYM Başkanı Zühtü Arslan'a yönelik suçlamalarda da bulunan Bahçeli, Arslan için "Zillet İttifakı'nın yüksek yargıya yuvalanmış hastalıklı kolu" ifadelerini kullandı:
"Haddini ve hududunu çok açık şekilde aştı; Türk devletiyle uğraşma cesaretin varsa Kandil’e git!"
AYM ile Yargıtay arasında hiyerarşik ilişki olmadığını savunan Bahçeli, sözlerini şöyle sürdürdü:
"AYM, TBMM’ye karşı yetki alanını genişleterek yasama ihmali olarak değerlendirdiği konularda kanun yapılıncaya kadar ihlal kararı vereceğini ilan etmektedir, halbuki bu mahkemenin yetkileri arasında yasal düzenleme etkinliği denetlemek diye bir şey söz konusu değildir."
Yargıtay'ın AYM'nin Can Atalay kararını tanımayarak AYM üyeleri hakkında suç duyurusunda bulunması, pek çok hukukçu ve siyasetçi tarafından "darbe" olarak nitelendirilmişti.
Yargıtay kararını Anayasa'ya ve Meclis'e karşı bir darbe girişimi olarak değerlendiren CHP Genel Başkanı Özgür Özel, "AK Parti'nin de Cumhur İttifakı'nın bir bileşeninin desteklediği, şımarttığı birilerinin Türkiye Cumhuriyeti devletini bir yargı krizine, bir devlet krizine sokacak kadar ciddi bir krizdir ve buna el koymak, direnmek gerekmektedir" demişti.
Bahçeli ise bugünkü konuşmasında bu değerlendirmeleri reddetti:
"AYM ile Yargıtay arasında cepheleşmeye ve suç duyurusuna kadar varan süreç bir devlet veya rejim krizi değil böyle göstermek isteyen siyasi partilerin sefil bir uydurmasıdır. Kriz bekleyenlere, kriz düşü kuranlara açık söylüyorum ki avuçlarını yalayacaklar.
"AYM’nin bireysel başvuru incelemelerinde hukuk ve toplum düzenini tahrip edecek kararlar alması, yasa ve anayasa koyucunun iradesini yok sayması, hatta anayasa hükümlerini işlevsiz hale getirmesi vaka-ı adiyeden sayılamayacak bir sapmadır."
Bahçeli ayrıca Meclis'te "adalet nöbeti" başlatan CHP'yle ilgili olarak, "AYM’nin yasamayı etkisiz haline getirme girişimini görmezden gelip Yargıtay’a laf etmesi küstahlıktır, hadsizliktir, seviyesizliktir" dedi.
Ne olmuştu?
Avukat Can Atalay, 14 Mayıs'ta yapılan genel seçimlerde milletvekili seçildi. Ancak Gezi Parkı Davası'nda aldığı 18 yıl hapis cezası Yargıtay tarafından onandığı için tahliye edilmedi.
Atalay’ın avukatları, Anayasa'nın milletvekillerine yasama dokunulmazlığı getiren 83. maddesine dayanarak seçim sürecinin ardından müvekkillerinin tahliyesi ve hakkındaki yargılamanın durması istemiyle Yargıtay’a başvurdu, Yargıtay bu talebi reddetti.
Can Atalay, Yargıtay'ın kararı sonrası avukatları aracılığıyla AYM'ye bireysel başvuruda bulundu.
AYM, Can Atalay'ın seçilme hakkı ile kişi hürriyeti ve güvenliği hakkı yönlerinden hak ihlali olduğuna karar verdi.
İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nin kararı uygulayarak Atalay'ı serbest bırakması beklenirken, alt mahkeme dosyayı "yetkisizlik" gerekçesiyle Yargıtay'a geri gönderdi.
Yargıtay 3. Dairesi 8 Kasım'da, Atalay hakkında alınan mahkumiyet kararının doğru olduğuna hükmederek, Atalay hakkında hal ihlali kararı veren AYM üyeleri hakkında suç duyurusunda bulundu.
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Yargıtay'ın kararını "darbe girişimi" olarak nitelendirdi; Cumhurbaşkanı Erdoğan ise önce "Anayasa Mahkemesi maalesef birçok yanlışları arka arkaya yapar hale geldi; Yargıtay'ın aldığı karar asla bir kenara atılamaz, itilemez" dedi, daha sonra "Bu tartışmada taraf değil hakem konumundayız" diye konuştu.
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç da yeni Anayasa çalışmalarının hızlandırılması gerektiğini, AYM'nin yapısında ve yargılama usullerinde değişiklik yapılabileceğini söyledi.
Anayasa'nın 153. maddesinde, "Anayasa Mahkemesi'nin kararları kesindir. İptal kararları gerekçesi yazılmadan açıklanamaz" deniyor. Aynı maddede, "Anayasa Mahkemesi kararları Resmi Gazete'de hemen yayımlanır ve yasama, yürütme ve yargı organlarını, idare makamlarını, gerçek ve tüzel kişileri bağlar" ifadesi de yer alıyor.
TBMM'de Adalet ve Kalkınma Partisi'nin (AKP) 264, Milliyetçi Hareket Partisi'nin (MHP) 50, Yeniden Refah Partisi'nin (YRP) 5, Hür Dava Partisi'nin (HÜDA PAR) 4, Demokratik Sol Parti'nin (DSP) 1 milletvekili var. Yani Cumhur İttifakı ortaklarının toplam sandalye sayısı 324.
Anayasa değişiklik teklifinin referanduma sunulmadan kabul edilebilmesi için 400, referanduma sunulabilmesi için 360 oy gerekiyor.
Meclis'te halen Cumhuriyet Halk Partisi'nin 130, İYİ Parti'nin 43, Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi'nin (HEDEP) 57, Gelecek Partisi'yle Meclis'te ortak grubu olan Saadet Partisi'nin 20, Demokrasi ve Atılım Partisi'nin (DEVA) 15, TİP'in 4, Demokrat Parti'nin 3, Emek Partisi'nin 2, Demokratik Bölgeler Partisi'nin (DBP) 1 milletvekili var. Bir milletvekili de bağımsız.
BBC Türkçe