Pare pare bir gövdem, heybetli dallarım var,
Rüzgâr temennâ çakar, bin bir çeşit kuş konar,
Huzur bulur gölgemde büyük küçük insanlar,
Onlar fani, misafir; ben köklü bir çınarım;
Anne sevgisi ile kollarımı açarım.
Sel ne götürür benden, rüzgâr benden ne alır?
Ne kökümü taş keser, ne de boyum kısalır,
Zaman ve mekan varken gövdem ebedi kalır,
Yeter ki yaşamamı Yüce Mevlam dilesin,
Ol demişti bir kere, öl diye emretmesin.
Çok şeyleri duydum ya, kimseye sır vermedim,
Sevdalı dudaklardan çok türküler dinledim,
İnsanlar kavrulurken inim inim inledim,
Bu kahrı, bu çileyi sen olsan çeker misin?
Asırlarca susarak yerinde bekler misin?
Bir kez olsun dinleyip, nolur beni anlasan,
Tipiye, kasırgaya asla etmedim isyan,
Tek korkum ateş benim; yakma beni ey insan,
Cehennemi, dünyada ben yanarken görürsün,
Ben yaşarsam yaşarsın, ben ölürsem ölürsün..
Gönlünüze, Yüreğinize, kaleminize sağlık.