Lenfoma kanseri ile mücadele eden 40 yaşındaki Erdem Sarıtarla, şifayı kendi kök hücresinde buldu. İstanbul'da tedavi gören yüzde 60 zihinsel engelli Sarıtarla, otolog kök hücre tedavisi ile hastalığını yenmeyi başardı.
Kök hücre nakli bağışı, dünya genelinde özellikle kanser hastaları için hayati önem taşıyor.
Ülkemizde kök hücre bağışı Kızılay ve Türkkök öncülüğünde gerçekleştirilirken başarılı nakil oranı günden güne artıyor.
Kimi hasta aile bireylerinden, kimi çevresinden, kimi ise hiç tanımadığı bir insan aracılığıyla yeniden hayata tutunuyor. Yüzde 60 zihinsel engeli bulunan Erdem Sarıtarla ise kendi hastalığına kendi kök hücresi ile derman oldu.
Hastalığını iki kere yendi
TRT'den Serhan Sevin'in özel haberine göre, 40 yaşındaki Erdem Sarıtarla’ya 2018 yılında lenfoma teşhisi konuldu.
İstanbul Haseki Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde başarılı bir tedavinin ardından sağlığına kavuşan Sarıtarla’nın hastalığı babasını kaybetmesinin ardından nüksetti.
Annesi Münevver Yanık ile bu kez Başakşehir Çam ve Sakura Hastanesi’ne başvuran Erdem Sarıtarla’ya kendi kök hücresi şifa oldu.
Prof. Dr. Şeniz Öngöre ve Doç. Dr. Mesut Ayer kendisine otolog kök hücre nakli denilen tedaviyi uyguladı ve Sarıtarla bugün yeniden sağlığına kavuştu.
Önce kemoterapi sonra kök hücre nakli
Öncelikle kurtarma tedavisi ile işe başladıklarını söyleyen Doç. Dr. Mesut Ayer, çeşitli tetkiklerden sonra otolog kök hücre tedavisinin uygun olacağını kararlaştırdıklarını söyledi.
Ayer, toplanan kök hücrelerin ardından kemoterapi tedavisine başladıklarını belirtip sonraki süreci şöyle anlattı:
“Bu kemoterapi hastalığı remisyona sokuyor. Bunun ardından topladığımız kendi kök hücresini geri veriyoruz ki hasarlanmış kemik iliği tekrar yeşerip çalışmasına devam etsin. Bu arada da hastalık tedavi olmuş oluyor.”
Burada bir aile olduk
Annesi Münevver Yanık, Erdem’in kendisi için çok önemli olduğunu söylüyor. “Erdem benim için bazen 4 bazen 40 yaşında. Birbirimize destek oluyoruz. Birbirimiz için yaşıyoruz” diyor.
Hem doktorlara hem de hastane personeline minnettar. Tedavi sürecinde her biri ile aile gibi yakın olduklarını anlatıyor:
“Temizlik, hijyen… Her şey çok güzeldi. Anlatamam. Ana yemekleri, ara öğünleri hep düzenli geldi. Doktorlarımız, hemşirelerimiz devamlı ilgilendiler. Biz burada bir ay boyunca bir aile olduk.”
Her hastanın Erdem kadar şanslı olmadığı söyleyen anne Münevver Yanık, kök hücre bağışı bekleyen binlerce hasta için herkesi Kızılay kan verme noktalarına davet etti.