Gençler;
İslam dünyası maddi manevi saldırı altında. Mesela bunlardan biri de oryanyantalistlerdir, bin yılı aşkın İslam anlayışı üzerine operasyonlarını sürdürmektedirler.
Dahili ve harici saldırıları püskürtmek için;
"Hikmet müslümanın yitik malıdır."
İslam'ı kaynağından öğrenin, mahlukatı yaratan yarattığının geri kalmasına sebep olacak inancı emreder mi? Tabiki etmez!
Öncelikle İslam'ın ana kaynağı Kuran'dır. Vahiydir.
Bir diğer kaynağı onu hayatına uygulayan ve öğüt ve nasihatları ile yol gösterici Peygamberdir.
Ve kıyası fukahadır. Fıkıh ehli alimlerin kıyaslarına başvurulur.
Sonucunda ise bizzat sizin okuduklarınızdan anladıklarınızdır.
Bir de unutmayınız ki İslam dünyasının geri kalması "İslam anlayışında hikayelerin" ön alması dini ve fenni ilimlerin ayrılması ile başlamıştır.
İslam dünyasının dünyaya hediye ettiği bilim teknoloji alanındaki gelişmeler planlı bir şekilde gözden uzaklaştırılmaktadır.
Biz daha önce başardık gene başaracağımızdan emin olunuz.
Bizim okuyan, dünyaya yön veren, ilim ve bilim insanlarımıza ihtiyacımız var. Tarihimizde örneklerinden bazılarını sizlerin bilginize sunuyorum.
Bilim tarihinin kilometre taşlarından bazıları;
Farabi‘nin filozof olduğunu,
Harezmi‘nin cebiri bulan bilim adamı olduğunu,
Uluğ Bey‘in astronomi bilgini olduğunu,
Serahsi‘nin İslam Hukuk'u alanında deha olduğunu,
İbn’i Haldun‘un devlet adamı olmasının yanı sıra, felsefe ve sosyoloji alanında çığır açan bir bilgin olduğunu,
Akşemseddin‘in Pasteur’dan 400 sene önce mikrobu bulmuş olduğunu,
Ali Kuşçu‘nun büyük astronomi bilgini, ilk defa ayın şekillerini anlatan kitabı yazmış olduğunu,
Ebul-Vefa‘nın trigonometride tanjant, cotanjant, sekant, kosekant’ı bulan büyük alim olduğunu,
Biruni‘nin İlk defa dünyanın döndüğünü ispat etmiş olduğunu,
Ebu Kamil Şü’ca‘nın Avrupa’ya matematiği öğretmiş olduğunu,
Ebu Ma’şer’in Med-Cezir (Gel-Git) olayını ilk defa bulmuş olduğunu,
Battani‘nin Dünyanın en büyük kaşifi, Trigonometrinin kaşifi olduğunu,
Cabir Bin Hayyan‘ın atom bombası fikrinin babası ve kimya biliminin atası büyük âlim olduğunu,
Cezeri‘nin 8 asır önce otomatik sistemin robotların kurucusu ve bilgisayarın babası olarak bilindiğini,
Demiri‘nin Avrupalılardan 400 sene önce zooloji ansiklopedisini yazmış olduğunu,
Farabi‘nin ses olayını ilk defa fiziki yönden açıklamış olduğunu, sesin fiziki izahını ilk defa onun yapmış olduğunu,
Gıyasüddin Cemşid‘in matematikte ondalık kesir sistemini bulmuş olduğunu,
İbn-i Cessar‘ın cüzzamın sebebini ve tedavisini 900 sene önce açıklamış olduğunu,
İbn-i Hatip‘in vebanın bulaşıcı bir hastalık olduğunu ilmi yoldan açıklamış olduğunu,
İbn-i Firnas‘ın Wright kardeşlerden bin sene önce ilk uçağı yapıp uçmayı gerçekleştirdiğini,
İbn-i Karaka‘nın 900 sene önce harika bir torna tezgahı yaptığını,
İbn-i Türk‘ün cebirin temelini atan bilginlerden olduğunu,
İdrisi‘nin yedi asır önce güncele çok benzeyen dünya haritası çizmiş olduğunu,
İbn-i Sina‘nın eserleri Avrupa’da üniversitelerde 600 sene ders kitabı olarak okutulduğunu, tıbbın babası olarak anıldığını, AVRUPA’da AVICENNA olarak anıldığını,
Kadızade Rumi‘nin yaşadığı asrın en büyük matematik ve astronomi bilgini olduğu ve fizik kurallarını astronomiye uyarlamış olduğunu,
Kambur Vesim‘in Verem mikrobunu R. Koch’tan 150 sene önce keşfetmiş olduğunu,
İbnünnef’s’in avrupalılardan üç asır önce küçük kan dolaşımını keşfetmiş olduğunu,
Piri Reis‘in 400 sene önce güncele en yakın dünya haritasını çizmiş olduğunu,
İmamı Buhari ve Tirmizini’nin bu coğrafyanın alimleri olduğunu, bilmez ve bildiklerimizi gelecek nesillere aktarmaz isek vefasızlık ve KÖKSÜZLÜK yapmış olacağımızı, aşağılık kompleksinin kaçınılmaz olarak virüs gibi bulaşacağını bilmemiz gerekir. Onun için dünyada çığır açan bazı bilim adamlarımızı, ilim irfan sahiplerini rahmet ve şükranla anmak, hatırlatmak istedim.
BİLİM İNSANLARIMIZIN İSİMLERİ ÜNİVERSİTELERİMİZE VERİLMEK SURETİ İLE DE AYRICA YAŞATILMALIDIR.
Medeniyet tarifi ile öncü ilim adamı sosyolog ve devlet adamı İbn-i Haldun‘un kitapları batı üniversitelerinde halen ders kitabı olarak okutulmaktadır.
Öncelikle bilim tarihimizi bilmemiz gerekiyor.
Medeniyetimiz, insan odaklı, insanı yücelten, bilim ve teknoloji yarışında öncü olan ve adaletli olmayı, insan haklarını kul hakkı olarak gören merhameti düstur edinmiş bir geçmişe sahiptir.
Gençler;
Başkalarının yücelttiği şahısların ve üretilen hurafelerin zihinlerinize, ufkunuza pranga vurmasına izin vermeyin!
Kendimizi başkalarının tarifi ile tanımaya son verip kendiniz olmak ve sorumluluk kuşanmak için hiç zaman kaybetmeden harekete geçmeli bilim ve ilim nöbetini devralmalısınız!
Vesselam..