2000 yılından itibaren Dijital Dünya hayatımıza hızla girdi. Son 10 yıllık süreçte ise Android Telefonlar, Tabletler ve Laptoplar hızla gelişti. Birçok programlar hayatımıza girdi. Bu birinci aşamaydı. İkinci aşama ise sanal dünyalar ve evrenlerin günlük hayatımıza girmesidir. Bu noktada Kuantum Bilgisayarların da piyasaya çıkacağını bekleyebiliriz. Saniyeler içinde işlemler yapılacak, filmler diziler inecek. Sanal Dünyalar gezilecek.
Sorun şu: Bu planların ve projelerin arkasında ne var ve insanlığı gelecekte ne bekliyor?
Bu sorunun cevabını bilim adamlarının, araştırması gerekiyor.
Ne amaçlanıyor?
Dünya’yı Yöneten Ailelerin milyarlarca insan hakkında kararlar verdiklerini biliyoruz. Covid19 ile Dünya nüfusunun azaltılmasını hedeflediler. Şimdide Metaverse Evrenler Projesi ile insanların dinlere olan inançlarını yok etmek istemelerini düşünebiliriz.
Sanal Evrenler de yer alınca, şu empoze edilir, “sen ölünce bu sanal evrenlerde yaşayacaksın..”
Bu ailelerin zenginlikten olayı dinlere olan inançları yoktur. Birçoğu Yahudi ve Hıristiyan olmalarına rağmen inanmazlar. Ateistlerdir.
Sonuçta Dünya İnsanını etkileyecek yeni bir projedir diyebiliriz. Metaverse için…
Peki insanlar inanır mı?
You Tube’da “Dünya Düzdür” Videosunu izleyenlerin sayısı 30 Milyon’u geçince You Tube bu Video’ yu yayından kaldırdı.
Ekim ayında ay eski adıyla Facebook, yeni adıyla Meta’nın kurucu ve CEO’su Mark Zuckerberg’in, şirketin gelecek vizyonunu tanıttığı video ile bir anda hepimizin gündemine giren yeni ve popüler bir terim var: Metaverse.. Zuckerberg’e göre Metaverse internetin gelecekteki şekli. Ancak Metaverse terimi, Zuckerberg’den çok öncesine dayanıyor.
Metaverse nedir?
Meta (öte, ötesi) ve universe (evren) kelimelerinin birleşiminden oluşan Metaverse, kelime anlamı olarak bildiğin ve tanıdığın evrenin ötesini temsil eden yeni bir dünya deneyimi. Her ne kadar internetin, hatta sosyal etkileşimlerin geleceği olarak lanse edilse de, aslında internette zaman geçiren pek çok kişi için Metaverse, öyle ya da böyle alışık olduğumuz bir deneyim.
Bir chat odasına girdiğinde aslında sadece yazıların olduğu, gerçek olmayan bir sosyal etkileşim evrenine giriyorsun. Bunu bir adım ileriye taşırsak, World of Warcraft ve Fortnite gibi oyunlarda yine farklı karakterlerle sosyal bir etkileşim içine girerek oyunda ilerliyorsun. Yani özetle aslında gerçek hayatın bir başka versiyonunda, ikinci bir sanal gerçeklik deneyimini uzun zamandır yaşıyorsun. Second Life adlı sanal gerçeklik oyunu, her ne kadar teknolojisi ilkel gibi görünse de Metaverse’ün neredeyse tam olarak karşılığı.
Zuckerberg’in Metaverse hayalinde ise, işin içine sanal gerçeklik gözlükleri gibi ileri teknolojilerle desteklenen bir meta evren giriyor. Büyük ihtimalle oyunlarla haşır neşirsen duymuşsundur; büyük çaplı, interaktif metaverse deneyimleri çoktan yaşanmaya başlandı bile. Fortnite’ın oyundan bağımsız sosyal etkileşim modunu açmasının ardından, oyunun içinde düzenlenen Marshmello konseri ve ardından gelen toplu etkinlikler, gelecekte nasıl bir sanal evrenin bizi beklediğinin ipuçlarını veriyor. Aynı oyun içinde yakın zamanda gerçekleşen Ariana Grande konserine milyonlarca “oyuncunun” canlı olarak Fortnite karakterleri ile katılması ise, gerçek hayatta yaşanması imkansız bir sanal gerçeklik deneyimi olarak tarihe geçti.
Metaverse projeleri neler?
Sanal gerçeklik gözlükleriyle gelmese de, metaverse’ün bir şekilde bildiğimiz internetin geleceği olacağı açık. Her ne kadar birçoğumuz için bu terim Facebook’un isim değiştirmesi ile bilinir olduysa da, aslında alternatif evrenler için çalışan pek çok şirket var. Google, Microsoft, Apple ve Valve gibi teknoloji ve yazılım devleri, internetin yeni geleceği için milyarlarca dolarlık yatırım yapan şirketlerden bazıları.
Kendi kuralları olan farklı evrenler
Metaverse’ün sadece tek bir alternatif evrenden oluşmayacağı görülüyor. Aynı farklı sosyal medya platformları ve oyunlarda olduğu gibi, her bir metaverse evreninin kendine özgü bazı kurallarla geleceğini söyleyebiliriz.
Metaverse ile ilgili öngörülerden bazıları ise şöyle:
Kendi "para birimi" olan alternatif dünyalar
Her şeyin kodlardan oluştuğu metaverse evrenlerinde nakit paranın geçerli olmayacağı kesin, ancak tüm dünyadan erişilebilir sistemler olması, her evrenin kendine özgü para birimleri ile geleceğinin de ipucunu veriyor. Oyunlardan alışık olduğun gibi, metaverse evrenlerinde kendi karakterin için yeni kıyafetler, aksesuarlar satın almak için farklı bir maddi birim kullanacaksın. Hatta bazı metaverse evrenlerinde arazi ve satın alman bile mümkün olacak.
Metaverse "arsa alımı" ne anlama geliyor?
Ortaya büyük ihtimalle milyarlarca insanı kendine çekecek yeni sanal dünyaların oluşmasıyla, bu dünyadaki arazilerde mal sahibi olma fikri de ilk akla gelenlerden. Şimdiden bazı metaverse evrenlerinde arsa ve arazi satışı yapılmaya başlandı bile. Bunun en çarpıcı örneklerinden birisi ise, dünyanın en popüler sanal gerçeklik gözlüklerinden Oculus Quest 2 ile giriş yapılabilen Decentraland’de satışa çıkan metaverse arsaları. Bu meta evrenin kendine ait meta dijital para birimi ile satışı yapılan metaverse arazileri, dijital dünya yatırımcıları için büyük rağbet görmeye başladı bile.
Metaverse ne zaman "gerçek" olacak?
Kendisine ait sanal para birimleri, kendisine ait sanal mekanlar, hatta konserler ve belki de büyük spor turnuvalarına sahip olacak metaverse evrenleri, pek çok farklı teknoloji ve oyun şirketi tarafından farklı formlarda yeni bir gerçeklik iddiasıyla pek çoğumuzun hayatına bir şekilde girecek gibi görünüyor, ancak düşünürlere göre asla unutmaman gereken en önemli şey, neyin gerçek, neyin sanal olduğu. Günümüz teknolojisi ile en etkileyici metaverse deneyimlerini ilk olarak oyun dünyasında yaşayacağız gibi görünüyor.
Facebook, yeni adıyla Meta’nın geçtiğimiz hafta kullanıcılara kapılarını açtığı Horizon Wolds’e de şimdilik sadece Oculus Quest 2 gözlüklerle giriş yapılabiliyor, ancak Türkiye’den popüler Metaverse evrenlerine ne zaman giriş yapılacağı henüz belli değil.