Türkiye Büyük Millet Meclisi, tatile çıkmadan önceki son çalışma haftasında ‘Vergi Paketi’ ve ‘ 9. Yargı Paketi’ yle, ‘Sahipsiz hayvanlar’a , ‘Tüketicilerin korunması’na ve Öğretmenlik Mesleği Kanunu’na ilişkin teklifleri kanunlaştırmayı hedefliyor.

Bu 5 Kanun Teklifiyle getirilmek istenen düzenlemelerle ilgili Meclis içinde ve dışında yoğun tartışmalar sürerken, CHP lideri Özgür Özel ile AKP lideri ve Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın yaptıkları iki görüşmenin içeriğine ilişkin senaryolar da siyasi kulislerde uçuşup duruyor.

Bu senaryolardan biri şöyle.

(Güya) ERDOĞAN’IN ÖZGÜR ÖZEL’E TEKLİFİ:

1. Bize destek verin anayasayı birlikte değiştirelim, içeride ve dışarıda herkesin gönlünü alalım.

2. Yeniden parlamenter sistemi getirelim.

3. Cumhurbaşkanlığı yetkilerini tekrar kısıtlayalım ve partiler üstü bir ağabey (ombudsman) pozisyonu yaratalım.

4. Partimin başından ayrılayım (ANAP/Akbulut modeli gibi).

5. AKP, CHP ittifakını kuralım ve seni erken bir genel seçimle (2026) başbakan yapalım.

6. Ben son kez Cumhurbaşkanı olayım ve uyumlu bir şekilde abi kardeş çalışalım.

7. İttifak devam etsin, benden sonraki güçlü Cumhurbaşkanı adayı sen ol ve bu kez başbakan AKP’den olsun.

SENARYODAKİ TEKLİFLERE GETİRİLEN YORUMLAR

Söz konusu tekliflerin yorumunu ise Dr. Vecdet Öz’ün ‘KULİSTEKİ BİLGİLER’ başlığını taşıyan yazısından aktaralım:

‘Güzel bir plan doğrusu..

Bir taşla birkaç kuş vurmak buna denir..

1. CHP’nin yükselen başarısına ortak olunacak.

2. Arzu ettikleri anayasayı büyük bir çoğunlukla çıkaracaklar.

3. Sert muhalefet normalleşme adı altında kayıkçı kavgasına dönüşecek.

4. Cumhurbaşkanı olarak iki yıl daha kazanılacak.

5. CHP, iktidarın suçuna ortak edilecek, bir süre sonra enkazın müsebbibi yeni başbakan olacak.

6. İleride devr-i sabık yaratma ve yargılanma tehlikesi ortadan kalkacak.

7. Bu vesileyle İmamoğlu ve Yavaş’ın önü kesilmiş olacak.

8. MHP’ye olan bağımlılık ortadan kalkacak.

9. Bu kez de demokrasi görünümlü bir tek adam düzeni kurulmuş olacak.

10. Bir dönem nadasa bırakılmış olan AKP aklanmış olacak ve bir sonraki dönemde tek başına ve daha güçlü bir şekilde iktidara gelecek..

CHP seçmeni ve son seçimde CHP’ye emanet oy veren tepkili sağ seçmen buna ne der bilinmez.!

Anadolu’da bir söz vardır:

“Hasan Dağı arpalıktır, eğer saban yürürse; her derede bir değirmen, eğer suyu gelirse; her kümesten bir tavuk, eğer köylü verirse; güzel gidiş bu gidiş, eğer sonu gelirse!”

Bizler bu oyunlara dur diyecek olan üçüncü yolu şimdiden açtık.. Yerli ve milli siyasetin temsilcisi olan “Kurtuluş İttifakı” çalışmalarına hızla ve genişleyerek devam ediyor..’

(Not: 19 Mayıs 2024 tarihinde Namık Kemal Zeybek'in lideri olduğu ATA Parti, Rifat Serdaroğlu'nun lideri olduğu Doğru Parti, Ahmet Yılmaz'ın lideri olduğu Milliyetçi Türkiye Partisi, Sadettin Tantan'ın lideri olduğu Yurt Partisi ve Vecdet Öz'ün lideri olduğu Adalet Partisi "Kurtuluş İttifakı"nı kurduklarını ilan etmişti.)

BİR BARINAK GÖREVLİSİNİN YAZDIĞI MEKTUP

Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonu’nda bulunan, sahipsiz hayvanlara ilişkin düzenleme, saldırgan olan, bulaşıcı veya tedavi edilemeyen hastalığı bulunan veya sahiplenilmesi yasak olan hayvanlara yerel yönetimlerce "ötanazi" yapılmasını (öldürülmesini) öngörüyor ve bu da büyük tepki çekiyor.

Bu durum, madalyonun ön yüzü… Madalyonun diğer yüzünü ise bir barınak görevlisi, yazdığı mektupta ortaya seriyor. Mektubun özeti şöyle:

"Ben bir barınak yöneticisiyim. Sizlere bir barınağın arka planında olan bitenleri anlatmak istiyorum. Umarım bu sesi duyarsınız.

Öncelikle, siz üreticiler ve satıcılar… Hepiniz bir tek gün olsun bir barınakta çalışmalısınız. Belki o gözlerdeki kederli, acı dolu, hüzünlü ifadeyi görürseniz, tanımadığınız ve hiç tanımayacağınız insanlar için köpek üretmekten ve satmaktan vazgeçersiniz.

Bir barınakta yaşamanın ne kadar zor ve gerilimli olduğunu bilir misiniz?

Anlatayım size isterseniz… Siz köpeğinizi barınağa bıraktıktan sonra yuva bulmak için en fazla 72 saat zamanı vardır. Eğer barınakta yeterince boş yer varsa ya da köpeğiniz sağlıklı kalmayı başarırsa bu süre belki birkaç gün daha uzayabilir. Eğer üşütür ve nezle olursa oracıkta ölüverir.

Köpeğiniz, havlayan ve ağlayan 25 diğer hayvanla birlikte daracık bir bölmeye tıkıştırılacaktır. Son derece depresif olacak ve kendisini terk eden aileyi düşünerek durmadan ağlayacaktır.

Eğer barınak doluysa ve köpeğiniz ilk 72 saatte yuvalandırılamadıysa, yeni geleceklere yer açmak için köpeğiniz imha edilir. Eğer barınakta yeteri kadar boş yer varsa ve köpeğiniz talep gören ırklardan birindense, imha süresi birkaç gün daha ertelenir.

Köpeğinizin bu engelleri aştığını varsaysak bile, kulübesinden dışarı çıkmadığı için birkaç günde öksürmeye başlayacak ya da üst solunum yolu enfeksiyonuna yakalanacaktır. Barınakların her köpek için tedavi sağlayacak bir bütçeleri yoktur, bu nedenle hastalanan köpeğinizin imha edilmesi kaçınılmazdır.

Umarım bunları okurken gözleriniz yuvalarından fırlıyordur ve umarım benim her gün tanık olduklarımı gözünüzde canlandırıyorsunuzdur.

İşimden nefret ediyorum. İşimin ve barınakların hala var olmak zorunda oluşundan nefret ediyorum. Sizler değişmedikçe barınakların var olmaya devam edecekleri gerçeğinden nefret ediyorum. Etkilediğiniz hayatların, sadece barınağa atıp gittiğiniz zavallı bir köpeğin hayatından ibaret olmadığını bilmiyor oluşunuzdan nefret ediyorum.

Söyleyeceğim şeye lütfen kulak verin:

BARINAKLARDAKİ KÖPEKLER ÖLÜYORKEN KÖPEK SATIN ALMAYIN. KÖPEĞİNİZE EŞ ARAMAYIN, KÖPEĞİNİZİ ÇİFTLEŞTİRMEYİN.

“BİR KEZ OLSUN ANNELİĞİ / BABALIĞI YAŞASIN” DEMEYİN. KÖPEKLERDE ANNELİK / BABALIK DUYGUSU İNSANLARDAKİ GİBİ DEĞİLDİR, AİLE KAVRAMI YOKTUR. DİŞİ KÖPEKLER, BÜYÜDÜĞÜ ZAMAN YAVRULARINI TANIMAZLAR BİLE… ERKEKLER İSE HİÇ BİR ZAMAN YAVRUSUNU BİLMEZ.

KISIRLAŞTIRILMAMIŞ HER BİR KÖPEK, 6 YILDA 67.000 KÖPEĞİN DOĞUMUNA NEDEN OLUR, BUNU UNUTMAYIN.

KAÇINILMAZ SONLARI BARINAKLARDA ÖLMEK OLAN YAVRULARIN DOĞMALARINA İZİN VERMEYİN.

Belki bunu okuyanlar içinde köpeğini çiftleştirmek isteyen, köpeğini barınağa vermeyi düşünen ya da köpek satın almaya niyetli bir tek kişinin olsun fikrini değiştirebilirim.

Belki bunu okuyan bir kişi bir barınağa gider, “bir yazı okudum ve bir köpeği kurtarmaya geldim” der.

İŞTE O ZAMAN BU YAZIYI YAZDIĞIMA DEĞER...

---

İYİ HAFTALAR

remzidilan_48@hotmail.com

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.