BURSA ARENA / Haber Merkezi
Kazakistan, Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği’nin (SSCB) dağılmasının ardından 16 Aralık 1991’de bağımsızlığını ilan etti. Orta Asya’da kurulan bu yeni ve bağımsız devleti ilk tanıyan ülke, Türkiye oldu. Bu yıl Kazakistan, bağımsızlığının 30. yılını kutluyor.
Kazakistan, bağımsızlığının 30. yıl dönümünü kutluyor. Aradan geçen 30 yılda Kazakistan Cumhuriyeti, gayrisafi yurt içi hasılasını (GSYİH) 16 kat artarak 180 milyar dolara ulaştırdı ve ülke nüfusu da 2 milyon artarak 18 milyon 500 binin üzerine çıktı. Bağımsızlığını kazanmasının ardından hızlı bir dönüşüm sürecine giren Kazakistan, Sovyet mirasını da hızlıca terk etmek için önemli atılımlar yaptı. Bunların başında, Semey’deki nükleer faaliyetlerden kendi iradesiyle vazgeçmesi yer aldı ve totaliter rejimden demokrasiye, planlı ekonomiden pazar ekonomisine geçerek gelişimini sürdürdü.
16 ARALIK:KAZAKİSTAN’IN BAĞIMSIZLIK GÜNÜ
Kazakistan’ın bağımsızlığıyla ilgili kanunun kabul edildiği 16 Aralık tarihinde, bağımsızlık günü çerçevesinde 2 gün milli bayram ilan edildi. Bugünün anısına her yıl, resmi tatil olan Bağımsızlık Günü’nde ülke genelinde ve yurt dışı temsilciliklerinde çeşitli etkinlikler düzenleniyor.
TÜRK DEVLETLERİ TEŞKİLATI VE KAZAKİSTAN
Kazakistan’ın da kurucu üyesi olduğu Türk Keneşi bu yıl adını “Türk Devletleri Teşkilatı” olarak değiştirdi. Türk Devletleri Teşkilatı; Türkiye, Azerbaycan, Kazakistan, Kırgızistan, Özbekistan ve gözlemci üyeler; Türkmenistan ve Macaristan’ın da katılımıyla uluslararası bir platform olarak büyümeye devam ediyor.
SOVYET EMPERYALİZMİNE KARŞI KAZAKİSTAN’IN UYANIŞI JELTOKSAN OLAYLARI VE 16 ARALIK TARİHİ
Sovyetler Birliği, Kazakistan’da 1930’lu yıllarda Ukrayna’daki Holodomor ile eş zamanlı olarak büyük bir planlı kıtlık ve yüz binlerce Kazak Türkünün ölümüne neden olan fiiller işlemişti. 1980’li yıllara gelindiğinde ise yönetimde yaşanan bir değişim, Kazakların sokaklara dökülmesine sebebiyet verdi.
Dönemin Sovyetler Birliği Genel Sekreteri Mihail Gorbaçev’in Kazakistan Komünist Partisi’ne Kazak kökenli Dinmuhammet Kunayev yerine Rus kökenli Genadi Kolbin’i ataması büyük bir tepkiye yol açtı. 16 Aralık 1986’da, Kazakistan’ın o dönem başkenti olan Almatı’da olaylar patlak verdi. Jeltoksan, ayrıca Kazakça “Aralık” ayına verilen bir isimdir.
16 Aralık’ta 200-300 kadar öğrenci Almatı’daki Brejnev Meydanı’nda toplandı. Buradaki Komünist Partisi önüne gelen öğrenciler, daha sonra halkın da kendilerine dahil olmasıyla bin – bin 500 kişiye ulaştılar. Kalabalık parti binasına girerek binayı ele geçirdi. Sovyet Rus emperyalizminin yayın organı TASS “Milliyetçilerin kışkırttığı bir grup öğrenci sokakları işgal etti. Polise saldırdı. Yiyecek deposunu ateşe verdi ve yöre halkına saldırdı.” şeklinde asparagas haberler ile olayları saptırmaya çalıştı.
Meydanı çembere alan güvenlik güçlerine müdahale emri verilse de olaylar yatıştırılamadı. Olaylar bir isyana dönüştü ve Çimkent, Karağandı gibi şehirlere de yayıldı. Olaylar ancak üç gün sonra 19 Aralık akşamında bastırılabildi. Çeşitli rakamlara göre olaylara 5 bin ile 15 bin arasında gösterici katılmıştı. Birçok kaynağa göre 200’ü aşkın kişi öldürüldü. Bunların birçoğu OMON güçleri tarafından infaz edildi. Tutuklananların sayılarının ise en az bin civarında olduğu belirtiliyor. Jeltoksan Olaylarına karışan kişilerin cezaları Kazakistan bağımsızlığını kazandıktan sonra derhal affedildi. Jeltoksan Olayları, bugün “16 Aralık Bağımsızlık Bayramı” adı altında halen anılıyor.
QHA