BURSA ARENA / Haber Merkezi
Bulgaristan Hükümeti 23 Aralık 1984 günü “Yeniden Doğuş” adını verdiği asimilasyon politikası ile özellikle Kırcaali ve Hasköy bölgelerinin dünya ile ilişkisi kesilerek halkı askeri abluka altında zorla Bulgar kimliğini kabul etmeye zorlamıştı.
24 Aralık 1984 günü Tosçalı, Hallar, Karamusalar ve Amatlar köylerinden toplanıp Eğridere (Mlaçino) köyünde bir araya gelen binlerce Türk, baskıcı Bulgar Komünist Partisini protesto ettiler. Polis zor kullanarak ve ateş açarak kültürlerini ve milli değerlerini korumak için sesini duyurmaya çalışan Türkleri dağıttı.
BULGAR ASKERLERİ TÜRKAN BEBEĞİ ÖLDÜRDÜLER
Sonraki birkaç gün boyunca devam eden gösterilerde çok sayıda can kaybı yaşandı. 26 Aralık günü Killi köyünde toplanan halkın içinde Fatma Öztürk’de kucağında 18 aylık bebeği Türkan ile birlikte yerini almıştı. Bulgar askerlerinin açtığı ateşle oracıkta can veren Türkan bebek Bulgaristan Türklerinin direnişinin sembolü oldu.
Türk toplumunun önde gelenleri “Belene” toplama kampında ağır şartlar altında cezalandırıldılar.
Sonrasında beş yıl boyunca baskılar gittikçe arttı, pek çok Türk faili meçhul cinayetlere kurban giderken pek çoğu da kayıp olarak kayda geçti. Bulgar Komünist diktasının can güvenliği tehdidi, Türkçe konuşma, aile ve soy bildiren ünvanlarda Türkçe yasağı, eğitimin ve çalışmanın engellenmesi gibi çeşitli asimilasyon baskıları sonucu yarım milyondan fazla Türk de Türkiye’ye göç etmeye zorlandı.
-
Belene Kampı
-
Bulgaristan’dan Türkiye’ye Göç
Bulgaristan Türkleri üzerinden 36 yıl geçmesine rağmen 24 Aralık ve sonrasında yaşanan acı günleri “24 Aralık Bulgaristan Türklerinin totaliter rejime ve soykırıma direnişini ve kurbanlarını anma günü” olarak hatırlayarak çeşitli anma etkinlikleri düzenliyorlar.
-
-
Kaynak: QHA