HALİS ÖZDEMİR yazdı: "Yaşa Varol Demokrasi! Bizde Böyle Yersen!.."

Her şey bize göre 
Demokrasi de öyle
Bir seçim de böyle geçti.
Yani diğer seçimler gibi geçti!

Seçim kaybetmenin suçlusunun başka partilerin aday çıkarmasına bağlama kolaylığının tercih edildiği asla “biz seçimi neden kaybettik?” denilmediği bir seçim yaşadık!

Faizler seçimin galibini belirlemiştir!
Ekonominin başındaki zatın emeklilere “can suyu” verilmesine mani olması Ak Parti hükümetini emekli nezdinde mahkum etmiştir.

Sayın cumhurbaşkanının görev süresinin kalan ve çok değerli bulduğu dört yıl içinde yapması gerekenlerin başında FAİZSİZ SİSTEM konusunda ilmi çalışmalardır. Faizsiz ekonomi ilmi çalışmalarını başlatmalı ve desteklemelidir. Faiz insanlığın baş belası sömürü aracıdır. “FAİZSİZ EKONOMİ”ye dünyanın ihtiyacı vardır. 

Faizsiz ekonomiye alternatif çalışmalar İZMİR AKEVLER gurubu tarafından yıllardır yapılmaktadır. Bu bilim insanlarının çalışmalarından faydalanılabilir! Mevcut faiz sistemi zaruretten devam ederken bu çalışmalar pilot uygulamalarla alalternatif oluşturmak için mutlaka yapılmalıdır.

Ve bize özgün demokrasi!

Kazanan beldelerde diğer partilerin de adayı olduğu halde "kazananlar neden kazandı?" sorusunu sorma zahmetine girmek yerine aday çıkaran parti ve seçmene hakaretin tercih edildiği bir ortam yaşanmaktadır!
Çözüm? 
Çözüm yok!

Bu düşünce yapısı ile nasıl çözüm olur ki?
Yaşasın demokrasi!

Hazineden yüz milyonlar alan siyasi partilerle seçim sırasında seyahat için yol parası bulamayan partilerin yarışı!
Yaşasın demokrasi(!)

Kim liyakatli kim ehilden, “benim adamıma” evrilmiş seçim yarışı!
Yaşasın demokrasi(!)

Trollerin meydanda fink attığı iftiraların bini bir yerde dolaştığı montaj görüntüler ucundan ortasından kesilip anlamı değiştirilen konuşmalar ve bunun böyle olduğunu bildikleri halde buna bel bağlayan bunu yayan “müfteri” anlayış!
Yaşasın demokrasi(!)

"Ak Parti gelir!, haa!",  "CHP gelir! haa!" laflarının gölgesinde mahalle baskısı altında seçim(!) ve halkın tercihi(!)
Yaşasın demokrasi(!)

Tamamlanamayan metro hatlarında ilgililerin açıklamalarına göre sekiz kilometre civarında metro yaptığı ifade ve iddia edildiği halde “atmış kilometre metro yaptım” propagandası yapılabildiği seçim yarışı!
Yirmi milyonluk şehre birkaç lokanta, birkaç kreş, kimlere nerede dağıtıldığı bilinmeyen süt dağıttık! propagandasının, şehrin olası depreme hazırlanması ve yüzbinlerce binanın yeniden yapılması vaadine tercih edildiği bir seçim yarışı!
Göreve gelirken halka verdiği sözleri unutan başkan!

Ve yine 550 milyar TL civarında bütçenin nerelere nasıl harcandığı bilinmediği iddia edilen bir yönetim!
Gene iddialara göre; İstanbul'da deprem gerçeği ile ilgili olarak “çalıştay” dışında bir şey yapmayan, deprem bütçesi olarak ayrılan paranın onlarca katını reklama harcamış ve “engelleniyoruz” iddialarına sığınan ve aynı nakaratı tekrarlamakta beis görmeyen genel başkan! 

Gerçi genel seçimlerde de partileri tarafından çiftçilere yapılan “traktör” vaadi bir televizyon kanalında kendisine sorulduğunda “seçim propagandası olarak söyledik” diye cevap verebilen bir anlayış!
Bu anlayışa ülkenin yerel yönetimini teslim eden seçmen davranışı!

Şayet yukardaki iddialar doğru değilse sayın İmamoğlu ve sayın Özel rakamlarla kamuoyunu bilgilendirmeli, varsa yanlışlık düzeltmeliler. 

Doğrunun yanlışa yanlışın doğruya karıştığı ortam!
Yaşasın demokrasi(!)

Başka partiden kendi partilerine katılana “gerçeği gördü, adammış!” diyen, “kralsın kral” diyen, fakat kendi partisinden başka partiye geçene “hain” diyen anlayış ve müsamaha!
Yaşasın demokrasi (!)

Yol köprü uçak üretimini kaale almadan, emeklinin maaşı üzerinden tercih etmiş seçmen!
Sonuç; hizmeti cezalandıran algılara teslim olmuş seçmen!
Yaşasın demokrasi(!)

Seçimleri “kurtuluş savaşı” havasına sokmayı başarabilen kampanyalar!
Yaşasın demokrasi (!)

Aday kim olacak acaba? Sorusunun cevabının sadece genel başkanın aklında olduğu, seçmenin talebinin dikkate alınmadığı  “şapkada tavşan çıkaran” anlayış!
Yaşasın demokrasi (!)

Nerede ise her seçim görmeye ve kanıksamaya başladığımız “para balyaları” bizim partide görmüşsek mazeret bulduğumuz, rakip partide gördüğümüzde “hırsızlık olarak” gördüğümüz “ahlak dışı” görüntüler!
Yaşasın demokrasi (!)

-“Öttür yem borusunu öttür, öttür, borazan! Bitpazarında sattık, kalkamaz artık kazan! Allah’ın on pulunu bekleye dursun on kul; Bir kişiye tam dokuz, dokuz kişiye bir pul. Bu taksimi kurt yapmaz kuzulara şah olsa; Yaşasın, kefenimin kefili karaborsa!”
Bir yanda açlıktan yokluktan çaresizlikten bitap düşmüş insan yığınları diğer yanda obezite hastaları!
Yaşasın demokrasi (!)

Partisi kaybetmesin, içinde bulunduğu konum zarar görmesin endişesinin vatan savunması olarak neşvü nema bulduğu bunu anlatmak için nerede ise Malkoçoğlu hikayeleri anlatılmaya dönüştürülen seçim yarışı!
Yaşasın demokrasi (!)

Rakip gördükleri parti genel başkanlarına ve yöneticilerine akıl veren, onlara hikaye okuyan ve onların yetki ve tercih alanlarına “Malkoçoğlu” edasıyla saldıran kendilerini çok zeki gören çok bilmiş, kerameti kendinden menkul güruhun arzı endam ettiği ortam!
Yaşasın demokrasi (!)

Yapacakları hizmetleri anlatma yerine rakiplerine hakareti, aşağılamayı adamlık sayan anlayış!
Yaşasın demokrasi (!)

Buna rağmen partiler bakımından çok zenginiz çok! Onlarca parti var! Hey maşallah hey! 
Bundan iyisi Şam tatlısı! 
Yaşasın demokrasi(!)

Bizde geçmiştede demokrasi yok muydu?! Hani “açık oy gizli sayım” yapılan!
Gelin bu işi öyle yapın, milleti yormayın başkanlıkları vekillikleri aranızda paylaşıp dağıtın bizler “açık oy” verelim sizler “gizli” sayın kime kaç oy yazılacağını en iyi siz bilirsiniz! Öyle yapın bitsin bu iş! Ülkenin kıt kaynakları hazine yardımı adı altında çarçur edilmemiş olur hem de çevre kirliliği yapılmamış olur. Milletin parası boşuna harcanmasın!
Yaşasın demokrasi(!)

Bizde “demokrasi” anlayışı, tatbikatı böyle yerseniz!
“Kel başa şimşir tarak!” Hikayesi!

“Nasılsanız, neye layıksanız öyle idare olursunuz!”
Şikayetlenmenin faydası yok!
Olan bitenden çoğunluk memnun olmasa bunlar yapılabilir mi?
Elbette hayır!
Bize göre, bizim için “demokrasi”
Hayrını görün.

Seçimlerin sonucunu belirleyen kibirdir, israftır, kayırmacılıktır, adaletsizliktir, az gelirliyi, işçi emeklisini gözetmemektir. 
Yerel seçimleri CHP kazanmamış Ak Parti seçimleri CHP'ye altın tepsi içinde vermiştir. Partiye gönül verenler, başkalarını suçlamayı bırakıp, her seçim kendilerini destekleyen seçmen bu seçimlerde neden desteğini çekmiş ona bakmalılar!  

Vesselam..

.....

Yazarın tüm yazıları için tıklayınız

.....