6 Şubat 2023’de yaşadığımız Kahramanmaraş Depremi sonrasında komplo teorileri üzerinde yorumlar yapılmaya başlandı. Bu konuda bilenler, bilmeyenler, akademisyenler, gazeteciler, yazarlar görüşlerini bildirmeye başladılar. Bir kısmı HAARP PROJESİ’Nİ kabul ederken, diğer kısmı ise inkar etme peşine düştüler. ABD’yi temize çıkartma hesabı yapıyorlar.
HAARP üzerine 2021’de kitap yazmış olan ve 2’ci baskısı satışta bulunan bir yazar olarak bu zavallı cahiller ile uğraşıyorum. Bunlar konuyu bilmedikleri gibi daha bu işi başlatan adamın Nikola Tesla olduğundan bile haberleri yok.
1999 Yılında Gölcük Depremi sonrasında hayatımıza giren depremin fay hattına sinyal yollanarak başlatılması konusunda araştırma emri veren dönemin Başbakanı rahmetli Bülent Ecevit olurken, araştırmayı yapan Kandilli Rasathanesi’nin başında olan Prof. Dr. Ahmet Mete Işıkara oldu.
28 Ekim 1999 tarihinde ise Genelkurmay Başkanlığı Plan ve Prensipler Daire Başkanlığı konu hakkında rapor hazırladı. Olay ciddiye alındı. Bu noktaya geldikten sonra TSK’da "Elektromanyetik Silahlar" kapsamına giren alanda çalışmalara başladı.
Sosyal medyada ve bazı tv kanallarında programlara çıkanlar komplo teorisi konusunda ileri geri konuşurken iş artık iyice bozuldu. Önlerine gelen bir şeyi sosyal medyada video çekip paylaşıyorlar. You Tube zaten ipini koparan cahillerin at koşturduğu alan haline gelirken, içinde bilgi taşıyan videoları bulmak da zorlaştı.
2012 yılında TVEM Kanalında 21 Yüzyıl Şifreleri programını yapmaya başladım ve yayını 2014 yılına kadar sürdü. Orada iki temel konuyu gündeme getirmiştim;
1. Haarp Projesi, Alaska’da Gakona Üssünde 1958’den beri geliştirildi, Nikola Tesla bu deneyi ilk defa 1920'de Manhattan Adası üzerindeki laboratuvarında yaptı ve bir gün adada depremin başladığı görüldü. Dakikalarca süren bu deprem sonucunda insanlar panik halinde sokağa döküldü. Laboratuvardan gelen sesler üzerine koştular ve Tesla’nın bir makineyi durdurmaya çalıştığını gördüler. Tesla en sonunda bir balyoz ile makineye vurmaya başlar ve makine durur. Deprem de biter. İlk deney budur. Pentagon da soğuk savaş döneminde bu işi 1958'de başlatır.
2. Chemtrails (Havadan İlaçlanma): Türkiye üzerindeki şehirlerde uçan bazı uçaklardan dökülen kimyasallar ile bizim hasta olmamız isteniyor. Bu kimyasal uçakların ilk deneyleri ABD’deki bazı şehirler üzerinde zamanında denendi. Bu uçuşlar denetlenmediği için istedikleri gibi kimyasallar dökülüp havadan halka ulaşıyor. Psikolojik sorunların artmasını hastalıkların ne duruma geldiğini görebilirsiniz. Ülkemiz zehirleniyor. O yüzden duyarlı insanlar sosyal medyada gruplar kurdular. Ben de ülkemin yöneticilerini o zamandan beri uyarıyorum.
Öncelikle şunu söyleyeyim. Türkiye üzerine her yabancı ülkenin bir planı bir isteği ve arzusu vardır. Öncelikle tüm komşularımızı düşünün. Daha sonra ise Avrupa Ülkeleri ve ABD geliyor. Bu arada Rusya’nın da gizli planlarını unutmamak gerekiyor.
Komplo Teorilerini ifade edenleri küçümseyenler kafalarını kuma gömen deve kuşları gibidirler. Kafayı kuma gömmekle bu sorunlar ve mevcut düşmanlıklar bitmiyor.
Bir konuya karşı çıkmak için o konu hakkında bilgi sahibi olmak, araştırma yapmak gerekiyor. Mesela bir akademisyen Haarp’ı bir tv programında inkar ederken, birkaç gün sonra yabancı bir profesör ile birlikte çıktığı programda onun haarp’ı anlatmasına karşılık bir söz söyleyemiyor.. İşte durum budur…
Bilim konusunda geri olduğumuz gibi, Nobel Ödüllerine neden aday çıkaramıyoruz. Sorun bunlardır. Ülkedeki 160 Üniversiteden bir isim neden çıkmıyor? İşte sorun buradadır…
Sonuçta 2017’de 102 yaşında ölen David Rockefeller’in dediği gibi, "SİZ KOMPLO TEORİLERİNE İNANMAYIN. BİZ YOLUMUZA DEVAM EDİYORUZ.."