Kehanetler, Kâhinler…
Dünyada hızla yayılan korona virüs salgınının, nasıl ortaya çıktığı henüz belirlenemezken, başlangıçtan itibaren her geçen gün vaka ve ölü sayısı artmıştı. Sonradan sonraya uygulanan tedbirler ile salgın kısmen kontrol altına alındı ve de alınıyor. Özellikle İtalya, Fransa ve İspanya'da alınan tüm önlemlere rağmen salgının durdurulmasında büyük sıkıntılar yaşanmıştı. Benzer sıkıntıyı Amerika Birleşik Devletleri de fazlasıyla yaşadı. Geldiğimiz nokta itibarıyla bütün ülkelerde bulaşma ve ölüm sayılarında azalmalar yaşanıyor.
Son olarak 11 Mart 2020 tarihi itibarıyla Türkiye'de de görülen korona virüs ile mücadelede; Mustafa Kemal Atatürk’ün “Beni Türk hekimlerine emanet ediniz” sözünü hiçbir zaman boşa çıkarmamış olan Türk hekimlerimiz ve sağlık çalışanlarımızın tümü, resmen tarih yaptılar. Savaş meydanlarında destanlar yazmış atalarının doktor evlatları ve onlara destek hizmetleri veren sağlık çalışanları tıp biliminin uygulamalarında da destan yazmış oldular.
Korona virüs salgını ile ilgili olarak ortaya çıkan detaylar ise şaşkınlık yaratmıştı, yaratmaya da devam edeceğe benziyor. Öyle ki; Güney Kore TV dizisi “My Secret Terrius” içeriğindeki korona virüs sahneleri yoğun bir şekilde gündeme geldi. Dizideki hikâyenin günümüzdeki yeni tip korona Covid-19 ile benzerlikleri en çok konuşulan konular arasında yerini aldı.
Bilindiği gibi dünyanın en zengin insanlarından biri olan Bill Gates’in 2015 yılında Batı Afrika’yı sarsan ebola salgını ile ilgili yaptığı konuşmada, "Önümüzdeki on yılda eğer bir şey, on milyondan fazla insanın hayatına son verirse; bu bir savaştan çok, yüksek derecede hızla yayılan bir virüs olur" demişti. Gates, "Salgın hastalıkları durdurmak için ise çok az yatırım yaptık. Bir sonraki salgın için hazır değiliz." ifadelerini de kullanmıştı.
Yine ABD'li Sylvia Browne ve Lindsay Harrison tarafından yıllar önce yazılan “Kehanetler” kitabındaki salgın hastalık ile ilgili anlatımların, korona virüs belirtileri ile oldukça benzer nitelikte olduğuna tanık olduk. Yaklaşık 15 yıl önce kaleme alınan “Kehanetler” kitabının 210. sayfasında yer alan ifadeleri okuduğumuzda gerçekten şaşkınlığa uğradık. Kitapta 2020'lerde yeni tip korona virüs belirtilerini gösteren bir salgının hızla yayılacağı; "2020'lerde, akciğerleri ve bronşları ciddi oranda etkileyen, tedaviye ise zalimce direnen zatürre benzeri bir hastalığın patlaması nedeniyle ortalıkta ameliyat maskeleri ve plastik eldivenlerle dolaşan çok daha fazla insan göreceğiz. Hastalık hakkında kafa karıştırıcı olan şey ise; bir kış boyunca müthiş bir paniğe yol açtıktan sonra, on yıl içerisinde hem sebeplerini hem de tedavisini gizemli bırakarak tamamen ortadan kaybolması olacak." şeklindeki sözlerle anlatılıyordu.
Bu sözler, kitabın adında da geçen “kehanet” miydi yoksa Kore dizisinde işlenen ve Bill Gates’in konuşmasına giren konu ve benzerleri ile birlikte “geleceğe yazılan mektuplar” mıydı?
İlk önce “kehanet nedir” ve “kimler kehanette bulunabilir” sorularını cevaplamaya çalışayım, isterseniz. Yazımın sonunda da “geleceğe yazılan mektuplar” söylemime açıklık getirmeye çalışayım.
Kehanetin sözlük anlamı; bir olayın gerçekleşeceğini önceden bilme işidir. Gelecekten haber verme işi olarak da tarif edilir. Bir olayın gerçekleşeceğini önceden söyleyen, gelecekten haber veren kişilere de “kâhin” denir.
Kutsal kitabımız Kur’ân-ı Kerim gelecekte olacaklarla ilgili hiçbir kimsenin haber veremeyeceğini “De ki; göklerde ve yerde Allah’tan başka kimse gaybı bilemez.” ayeti ile bizlere bildirerek, gelecekten haber vermeyi diğer bir deyişle kehaneti reddeder.
Gelecekten haber veren ve “kâhin” diye nitelendirilen insanların farklı kişisel özellikleri vardır. Geçmişlerinde yaşamış oldukları bazı kaza ve hastalıklardan sonra kâhin olmuş insanlar da bulunmaktadır.
Dünyaca ünlü kâhinler; Nostradamus, Baba Vanga, Alois Irlmaier, Shipton Ana’dır.
“Medyum, tarotçu, astrolog” diye nitelendirilip; yıldızları, burçları yani astrolojiyi takip ederek tahminlerde bulunanlar insanlar da mevcuttur.
“Kehanetler” kitabının yazarlarından biri olan Sylvia Brown da dünyaca ünlü medyumlardandır.
Bazı insanlar da “cinlerden gelecekle ilgili haberler alınabilir” gibi bir anlayışa sahiptir. Cinler gelecekten haber verebilir mi?
Dilerseniz bu soruyu bir sonraki köşe yazımda cevaplayayım ki yazımı çok uzun tutup sizi sıkmayayım.
Hadi birkaç gün sabredelim…
Merak etmenizde bir sorun yok ama lütfen kendinizi üç harflilerden koruyun.
Görüşmek üzere “geleceğe yazılan mektuplar” devam edecek…