Taş duvarlı, sıva ile örülmüş evlerin
Tadı unutulmuyor devai misk şekerin
Sokakları doldurur neşeli güzellerin
Birinin peşine düşüp gidersin Edirne.
Ali Paşa çarşısı, Beyazıt külliyesi
Muhteşem bir görüntü Selimiye Camisi
Sende bir simgedir Kırkpınar yağlı güreşi
Erlerin meydana erdiği yersin Edirne.
Cihannüma, Babüsseade saraylar şehri
Meriç kenarında yedirir akşam yemeği
Yanında beyaz peynir, bir de badem ezmesi
Anı lezzetle dünyaya değersin Edirne.
Meriç'in denize döküldüğü yerdir Enez
İki limanı var, önünde engin bir deniz
Berrak sulu plajı, kumlara bırakır iz
Gönüllere dalga dalga değersin Edirne.
Lalapaşa yaylasının üstündedir Havsa
Poyraz olur Edirne'ye rüzgarı bir varsa
Hafsa Hatun han yaptırır mimarı Sinan'sa
Canlar istedikçe kalbe girersin Edirne.
Tek kubbeli camisi ün yapmış İpsala'nın
Nakış gibi işlendiğini görün tahtanın
Adı geçiyor Alaca Mustafa Paşa'nın
Güzel insanlara hüsnü kadersin Edirne.
İbrice yolunda üç taş köprülü Keşan'ım
Uzunkum kıyısına panayırı kuralım
Hıdırellez şenliğine hazırlık yapalım
Şenlikte sen ak duvaklı gelinsin Edirne.
Taş devrinden türbeleri var Lalapaşa'nın
Kapaklı kayası, Peri kızı, Tablataş'ın
Sinan köyde izi hala duruyor kalenin
Osmanlı'dan günümüze erensin Edirne.
Lalapaşa yaylasının bir köşesi Meriç
Beykoz dallığında baharla yaşanır sevinç
Kokla yaylanın çiçeğinden, sularından iç
Sen aşktan yanana umut verensin Edirne.
Lalapaşa'nın yolu uzanır Süloğlu'na
Zevk almak istersen al sevdiğini yanına
Oturun Baral gölüne, piknik alanına
Sevgilileri el ele görensin Edirne.
Trakya'nın Yontuk düzünde bir Uzunköprü
Önünde duruyor ünlü Ergene köprüsü
Bülbül deresine götürür, üstünde yürü
Dermani'yim ben, benimle yarensin Edirne.