Cumhuriyet Halk Partisi bizim evimiz...
Cumhuriyet Halk Partisine üye olan veya gönül veren tüm insanlar bizim ailemizdir...
Bu ailenin üyesi olmak dünya üzerinde sahip olunabilecek en yüce makamdır. Nedenine gelince Cumhuriyet Halk Partisi; 7 düvele karşı verilmiş bir kurtuluş savaşını ve savaş sonrasında da ülkenin sosyal, siyasi, ekonomik ve kültürel kalkınmasını örgütlemiş bir partidir. Bununla birlikte bu partinin üyeliği de böylece yüksek bir önem kazanmaktadır. Diyeceksiniz ki; bu gün şartlar o dönemdeki gibi değil dolayısıyla Cumhuriyet Halk Partisi üyeliği önemini kaybetmiştir.
Hayır..!
Cumhuriyet Halk Partisi kurucu iradeyi temsil eder, bunu artık hiçbir kişi, kurum ve olay değiştiremez.
Hala Cumhuriyet Halk Partisi üyeliği dünya üzerinde sahip olunabilecek en yüce makamdır.
.........
İlk olmayı işaret eder ki; ilk olmak: İzmir ‘in Yunan işgali sırasında Hasan Tahsin ‘in düşmana doğrultmuş olduğu ilk tabanca, o tabancadan çıkan ilk kurşun, o tetiğe basan ilk parmak, ilk el, ilk kol, ilk adam olmaktır. Hasan Tahsin, bu toprakların bağrına düşen, direnişin sembolü şehidimizdir.
Beni benimle bırakın, ben böyle düşünüyorum.
Benim gibi düşünenlerin başımın üstünde yeri vardır, ha benim gibi düşünmeyenler mi..? Hiçbir sıkıntı yok… Gün gelir onlarda benim gibi düşünürler. İş işten geçer, geçsin, hiç önemli değil.
Hayat tekerrürden ibarettir derler, döner dolaşır insanoğlu aynı yere gelir yine…
.........
Cumhuriyet Halk Partisi bu topraklarda kurucu iradeyi temsil eder. O kurucu irade ki; lideri Mustafa Kemal 'in emrini yerine getirmekte dakikalar farkıyla geciktiğini hissettiğinden ve bunu onuruna yediremediğinden canına kıyan Miralay Reşad Bey 'in hassasiyetidir. Reşad Bey, Türk askerinin onuruna ne derece düşkün olduğunun ne ilk örneğiydi, ne de son örneğiydi… Bu vatan ve bu millet onun gibi haysiyetli ve onurlu askerlerine minnettardır…
.........
Cumhuriyet Halk Partisi bu topraklarda değişimi, gelişimi, çağdaşlaşmayı temsil eder. Her zaman bunun mücadelesini vermiştir, bu konuda diretmiş ve direnmiştir de aynı zamanda.
Değişime açık olmaya işaret eder ki; değişime açık olma isteği; yine İzmir ‘de gericilere karşı direnen, vazgeçmeyen, bu uğurda can veren Kubilay ‘ın iradesidir. Kubilay, bu toprakların bağrına düşen, devrimin sembolü şehidimizdir.
Çağdaşlaşma kararlılığına işaret eder ki; çağdaşlaşma kararlılığına sahip olmak;
genç Milli Eğitim Bakanı Dr. Reşit Galip gibi devrimlere Mustafa Kemal ‘in karşısında bile şiddetle sahip çıkma kararlılığını göstererek, güce eğilmeden güçlü iradesi ile direnerek devrimin savunucusu ve sembolü olan dik başlı koca yürekli örnek siyasetçimizdir.
.........
Cumhuriyet Halk Partisi bu topraklarda ilelebet var olmayı işaret eder ki; Türkiye Cumhuriyeti Devleti ‘nin, Türk Milletinin sonsuza kadar yaşayacağının garantisidir.
Bu garanti Anadolu kadını tarafından cephelere taşınan mermilerin üzerine onların terleri, kanları ile yazılmıştır. Kadınlarımız; Halide Onbaşı, Nezahat Onbaşı, Şerife Bacı, Fatma Seher Erden, Halime Çavuş, Hafız Selman İzbeli, Gördesli Makbule, Çete Emir Ayşe, Tayyar Rahmiye ve daha yüzlercesine vatan minnettardır...
........
Şimdi gelelim asıl meseleye...
Cumhuriyet Halk Partisi'nin savundukları nelerdi?
Tam bağımsızlık…
Bireysel hak ve özgürlükler…
Barış, kardeşlik, eşitlik…
Ekonomik özgürlük, refah ve refahın insanca paylaşımı…
Çağdaşlaşma…
İnanç özgürlüğü…
Emperyalizm tam bağımsızlığı kabul eder mi? Asla ve kat’a kabul etmez…
Kişisel hak ve özgürlükleri kabul eder mi? Asla ve kat’a kabul etmez…
Barış, kardeşlik ve eşitliği kabul eder mi? Asla ve kat’a kabul etmez…
Ekonomik özgürlük, refah ve refahın insanca paylaşımını kabul eder mi? Asla ve kat’a kabul etmez…
Çağdaşlaşmayı kabul eder mi? Eder ama sadece ve sadece kendine…
İnanç özgürlüğünü kabul eder mi? Evet eder ama yine sadece ve sadece kendine…
Şimdi ülkemizi yönetenlere bir seslenme gereği duyuyorum. Nasıl hitap edeceğimi bilemiyorum, çünkü bugüne kadar kullanmış oldukları ayrıştırıcı üslupları yüzünden onların benim kardeşim mi, düşmanım mı olduklarını gerçekten anlayabilmiş değilim. Sadece siyaseti çok iyi bilmek kimseyi ihya etmiyor. Örnekleri var tarihte; Hitler, Mussolini, Churchill vs. vs.
Yine de kültürüm terbiyem başka türlü bir hitaba izin vermiyor ki, sesleniyorum…
Ne yapıyorsunuz kardeşim..!
Ne yapıyorsunuz..?
Yeter ya, canımızı burnumuza getirdiniz, yeter…
Kurmaya çalıştığınız sistem Cumhuriyet Halk Partisi 'nin savunduğu değerlerin alternatifi olamaz, bu sevdanızdan vazgeçin…
Bakın, dikkat edin…
Karşınızda 95 yıldır vazgeçmemiş ve daha 95 yıllar boyunca vazgeçmeyecek bir Cumhuriyet Halk Partisi var…
Geri adım atan namerttir;
Bize savaşmayı değil ölmeyi emreden, hedefimizi gösteren, görev ve sorumluluklarımızı bildiren irade ve karakter karşısında siyaseten yok olup gideceksiniz, bunu bilin istedim...