Geçen yıl Çin’de “Türkiye yılı” kutlandı. Bu yıl ise yine bir başka Uzakdoğu ülkesi Japonya’da “Türkiye festivali” gerçekleştirilerek Türkiye’nin tanıtımına katkı sağladı.
Uzakdoğu ülkelerine yaptığımız her gezimizde şunu gördük:
Uzakdoğu ülkeleri halkları Türkiye’yi tanımıyor. Adını duyan ve merak edenler de Türkiye’ye gelmek istiyor. En çok da İstanbul’u merak ediyorlar. Fotoğraf çekme merakları ise planda duruyor. Yeme-içme konusunda çok duyarlılar ve seçici hareket ediyorlar.
Yola bu noktadan çıktığımızda ülkemizin Uzakdoğu ülkelerindeki tanıtım eksikliğimiz de ortaya çıkıyor. Bu nedenle bazı ülkelerde yapılan etkinlikler ülkemizin tanıtımı açısından önemlidir.
Ülkelerin tanıtımı açısından bu tür etkinlikleri önemsiyoruz. Ancak, tanıtımın da hedefine ulaşması için yapılması gerekenleri yapmak, atılması gereken adımları da atmak gerekiyor.
Mesleki eğitimimiz için uzun süre Japonya’da kaldık. Bu süre içinde kendileri ile görüştüğümüz Japonlar, Türkiye’nin adını duyduklarını, İstanbul’a gelmek istediklerini aktardılar.
Bir de şu var:
Uzakdoğu’dan gelinlerimiz de var, damatlarımız da. Japonya’dan dört gelinimizin, iki de damadımızın olduğunu biliyoruz. Güney Kore’den de 3 gelinimiz var. Çin’den kaç gelin ya da damadımızın olduğu yönünde bilgi yok ama gelinlerimiz çoğunlukta.
Japonya'nın başkenti Tokyo, Türkiye Festivali'ne ev sahipliği yaptı. Yunus Emre Enstitüsü ve Türkiye Cumhuriyeti Tokyo Büyükelçiliği öncülüğünde gerçekleştirilen festivalde, Türk mutfağı başta olmak üzere Türk kültürünün farklı ögeleri Japonlara tanıtıldı.
Japonya'da gerçekleştirilen Türkiye Festivali, Türkiye'yi ve Türk kültürünü merak eden Japonların akınına uğradı. Festivaldeki mehter gösterisi de Japonlardan büyük ilgi gördü.
Tokyo'nun önemli turistik bölgelerinden olan Yoyogi'de düzenlenen festival, turistler ve yerel halktan büyük ilgi görürken, festivale katılanlar kebaptan mantıya, dolmadan Türk kahvesine Türk mutfağının onlarca farklı lezzetini tatma fırsatı buldu.
Festivalde gerçekleştirilen mehter gösterisi de katılımcılardan büyük ilgi gördü. Gösterinin ardından bazı katılımcılar, mehter takımı üyeleri ile fotoğraf çektirdi. Festival süresince, Samsun Opera ve Balesi ekibi de performanslarını sergiledi.
Türk kültürüne merakı nedeniyle Türkçe öğrenen ve festivale katılan Ryosuke Hikari (25), "En çok iskender kebabı beğendim. Türk yemeklerini çok seviyorum. Daha önce de Çanakkale 18 Mart Üniversitesinde okudum" şeklinde konuştu.
Başka Japonlar ise dolmaları ve Türk kahvesini sevdiklerini, Türkiye’yi merak ettiklerini söylediler.
Yuka Yamada (23) da Türk kültürünü çok sevdiğini ifade ederek, "Türk kültürü çok çeşitli kültürleri barındıran bir kültür. Bence çok ilginç. Ayrıca lezzetli yemekleri ve iyi insanları için de Türkiye'yi seviyorum" ifadelerini kullandı.
2 ay önce Türkiye'yi ziyaret eden ve daha sonra Türk kültürüne merak salan Haruka Ozawa ise "Erkek arkadaşım Türkiye'yi çok merak ediyor ve 2 ay önce Türkiye'yi ziyaret ettik. İnsanlar bize çok iyi davrandı ve çok iyi hissettim. Bu yüzden Türkiye'ye ilgi duymaya başladım ve bu festivale gelmeye karar verdim" dedi.
Türkçeyi kendi çabaları ile öğrenen ve daha sonra Türkiye'ye giderek Türkçesini geliştiren Sayaka Sora da festivali çok beğendiğini belirterek, Türk yemeklerinden musakkayı çok sevdiğini dile getirdi.
Yunus Emre Enstitüsü Başkanı Prof. Dr. Şeref Ateş ise Türkiye Festivali'nin Japonya'da Türkiye Yılı olarak ilan edilen 2019'da gerçekleştirilen etkinliklerin bir parçası olduğunu ifade etti. Festivalin Japon toplumundan çeşitli kesimlere ulaşabilmek adına düzenlendiğini kaydeden Ateş, "Mehter takımı gösterisinden konserlere, hediyelik eşya stantlarına birçok etkinlikle Japonların Türkiye ile bağ kuracakları bir ortam oluşturmaya çalışıyoruz" diye konuştu.
Turizm alanında Uzakdoğu’ya açılmak, Uzakdoğu ülkelerinden daha çok turistin ülkemize gelmesini bekliyoruz.
Beklemekle olmuyor. Bu ülkelerde Türkiye’nin tanıtımını eksiksiz yapmak, uçak sorunlarını çözmek gerekiyor. Uzakdoğu ülkelerinin turistleri daha çok tarihi ve kültürel turizmi önemsiyor. Deniz, güneş ve kumdan uzak duruyorlar. Bir de yeme-içme kültürüne önem veriyorlar.
.
necdetbuluz@gmail.com
www.facebook.com/necdet.buluz