Suriye Savaşında Mehmetçiklerin hava desteği olmadan gönderilmesi üzerine, Amerika neden Suriye işine bulaşıyor diye düşününce, tarihe bakmak yeterli oldu.
“Yıl 1970 O günlerde Başbakan Süleyman Demirel’e bir istihbarat gelir. Denir ki, Suriye de darbe olacak ve Hafız Esad adındaki birisini CIA iktidara getirecek. Onu Başkan yapacak. Hafız Esad 1966-1970 arasında ise Savunma Bakanlığı yapıyordu. Demirel Devlet Bakanı Seyfi Öztürk’e Arap Radyolarını dinlemesini ve Suriye'de Hafız Esad’ın darbe yapıp yapmayacağını öğrenmesini ister”.
Birkaç gün sonra Seyfi Öztürk Demirel’e gelir ve Suriye'de darbe olduğunu Hafız Esad’ın yönetimi ele geçirdiğini söyler. Demirel’e gelen istihbarat doğru çıkar. Hafız Esad 13 Kasım1970 günü kansız bir darbe ile iktidarı ele geçirir. Mart 1971'de yapılan halk oylaması ile Suriye'de Başkan seçilir.
Amerikalılar onu iktidara getirirler ama Hafız Esad onlara sırtını döner ve Rusya‘ya yanaşır. Bunun karşılığında Sovyet silahlarına, uçaklarına, füzelerine sahip olur. Ruslara Akdeniz'de de destek verir. İktidarı ele geçirdikten ve silahlandıktan 3 yıl sonra Mısır ile birleşip aynı anda İsrail’e saldırırlar. Başarılı olurlar, İsrail’e girmek üzere iken, dönemin İsrail Başbakanı Golda Meir acil bir karar alır ve Şam ile Kahire'ye atılmak üzere 2'şer tane Atom Bombası’nı 4 Fantom Uçağına yükletir. 8 gün 8 gece boyunca uçaklar hazır bekler.
O sırada Ortadoğu'da KGB güçlüdür ve olayı haber alınca Hafız Esad ve Enver Sedat’ı uyaran Rusya, onlara İsrail’e karşı kullanmak üzere Nükleer Füzeler gönderir. Rus Donanmasının Akdeniz'de bulunan savaş gemileri Rusya ve Mısır’a doğru yola çıkar. Haberi alan ABD devreye girer, Silah depoları açılarak İsrail’e silahlar yollanır. O sırada Sina Yarımadası'nda başarıya ulaşan İsrail savaşı kazanır. Şam ve Kahire’ye Atom Bombası atılma kararları ABD Dış İşleri Bakanı Henry Kissinger’ın devreye girmesiyle kalkar. Ortadoğu Nükleer Savaş'tan kurtulmuş olur.
Hafız Esad’ın bu kazığını unutmayan Amerika, 2012 Nisan ayında planını devreye koyar. Nasıl mı?
Rusya Devlet Başkanı Putin Suriye'de bulunan (Lazkiye'deki) Deniz Üssü'nün büyütülmesini ve bu üsse Akdeniz'de bulunan savaş gemilerinin hatta uçak gemilerinin bile yanaşacağı şekilde yapılmasın emreder. 2011 Ağustos ayında üs büyütülmüştür. Bunun üzerine Amerika devreye girer. Zaten babasından dolayı bir kini olan Amerika, Nisan 2012'de ülkede iç savaşı başlatır. Bu işe de Türkiye’yi sokar, bizim sınırımıza da PKK’lıları yerleştirirler. Bizim Suriye'ye girmemizi teşvik ederler ve sonuçta bu günlere gelinir.
Bugün milyonlar "Suriye de ne işimiz var?" diye soruyorsa, yapılacak tek şey sınırımıza geri çekilmektir.
Tampon Bölge kurarız ve hiç kimsenin Türkiye’ye geçmesine izin vermeyiz.
Bizim düşmanımız PKK/YPG olduğuna göre ona odaklanabiliriz.
Suriye savaşı ABD’nin intikam savaşıdır. Rusların bölgede Deniz Üssü gibi bir büyük menfaati varken, bizim kazancımız nedir?.. Bol Bol Suriyeli göçmen besliyoruz ki, bu yönden halkımızda büyük bir kızgınlık var. Bunlar için Avrupa kapıları sonuna kadar açılmalı, hatta gemilere doldurup İtalya-İspanya ve Fransa sahillerine çıkartılmalıdırlar.. Bakalım Avrupalılar bağırlarına basacaklar mı Suriyelileri..
Yunanlılar basıyorlar işte…