AKP’nin yaptıkları artık bardağı taşırdı.
Bilinçli yurttaşlara, geçim sıkıntısıyla uyanan seçmenler de eklendi.
Böylece AKP karşısında en güçlü adaylara yöneliş oldu.
AKP Yerel seçimlerde yenildi.
Karşıda güçlü kim varsa onlar kazanmış oldu.
AKP’nin yanlışlarını anımsayalım:
1. Siyasal İslamcılık yüzünden Türkiye’nin Arabya yapılma çabaları.
Ekonomik bozucu etkileri de olan Suriyeli Yerleşmeciler sorunu.
2. İhvancı dış politika yüzünden Suriye ile Mısır ile düşmanlığın sonuçları.
3. Yolsuzluğun kurumlaşması sonucunda bütçedeki kanamalar.
4. Savurganlığın ulaştığı düzeyden ötürü bütçenin yitikleri.
5. Yeni Liberalizm baskılarıyla, çağdışı “nasçılık” saplantıları arasında gidip gelen ekonomi yönetimi.
Bütün bunların sonucunda emeklilerin, aylıklıları, işsizlerin içine düştükleri dayanılmaz geçim sıkıntıları AKP’nin yerel
yönetimlerdeki çöküşünü getirdi.
Gerçekte AKP barajın altına düşmeliydi.
Neden mi düşmedi:
1. Büyütülen, beslenen kimi tarikatlar ile Milli Eğitimin üstüne konuşlandırılan din kurumu desteğini sürdürdü.
2. Demokrasi geçmişimizde olmayan oranda, % 97’si ele geçirilmiş basın yayın propogandasının AKP’ye katkıları.
3. AKP A.Ş. üyelerinin çabaları.
4. Yoksullaştırdıkları yurttaşların evlerine gönderilen sadakalar.
Bu etkenler olmasa AKP silinirdi.
Görüldü ki bütün bu desteklere karşılık AKP silinmese de yenildi.
Şimdi, yenilgi nedenlerini araştırıyorlarmış.
Satıp satıp yedikleri Cumhuriyetin üretim kurumlarından sonra onlar için artık deniz bitmiştir.
TC yurttaşlığını, üniversite kontenjanlarını ona buna satarak kendilerini kurtaramazlar.
Kurtulmaları için, yolsuzluğu, savurganlığı, nasçılığı, yeni liberalizme sığınmayı bırakmaları; muhacir dedikleri Suriyeli Yerleşmecileri ülkelerine geri göndermeleri gerekir.
Bunu yapabilirler mi?
Öyleyse artık AKP için kaçınılmaz çöküş başlamıştır.
Onların yerine ise, ATA’nın TÜRK DEVRİMİNİ çağa getirerek, YENİDEN TÜRK DEVRİMİ yapacak olan ATACILAR gelmelidir.
Yoksa bunlardan önceki yönetimler gelirse, yine bunların benzerlerini getirirler.