Uyandım, günün aydınlığından bir haberim desem, yeridir. Tuhaftır; bugün efkarım dağlar gibi... Yatağımın başındaki radyomu açtım.
Bir türkü ki Safiye Ayla söylüyor, Yanık Ömer türküsü;
'Yanık Ömer, her savaştan bir yara taşıyor
Yanık Ömer, yiğit Ömer övünmeden yaşıyor
Kurtuluş savaşında yirmi sekiz yaşında
Mangasının başında, taşıyor
Yanık Ömer, yiğit Ömer siperleri aşıyor'...
Vay Ömer vay...
Vay Yanık Ömer...
Türkü olmasa varlığından haberimiz bile olmayacak...
.....
Kahvaltımı yaptım, çıktım. Arabama bindim, kontağı açtım. Açtığım gibi radyoda başladı Müzeyyen Senar söylüyor, Kırmızı gülün alı var türküsü;
'Kırmızı gülün alı var aman
Her gün ağlasam da yeri var
Bugün benim efkârım var aman
Ah bu gönül arzu eder seni seni, yâr seni'
Büroya nasıl gittim anlayamadım.
Bürodaki televizyonu açtım. Televizyon müzik kanalında kalmış.
Açar açmaz Özay Gönlüm yarılamış türküyü, Zobalarında kuru da meşe yanıyor türküsü;
'Gar mı yağıpba Yarengömenin dağına efem
Haden çıkam da şu dağların başına da başına
Memed efem de oturu da vermış efelerimin sağına
Aslanım da efeler vay vay
Yiğitler de efeler vay vay'...
Türkü bitmiş, dalmışım... Bu arada bilgisayarımı açtım. Maillerimi kontrol ediyorum. Uzun süredir haber alamadığım bir kardeşimden gelen maili açtım, okudum. Ekinde bir türkü göndermiş.
Açtım, Halil 'im türküsü;
'Çökertmeden çıktım da Halil'im
Aman başım selamet
Çökertmeden çıktım da Halil'im
Aman başım selamet
Bitez de yalısına varmadan Halil'im
Aman koptu kıyamet
Bitez de yalısına varmadan Halil'im
Aman koptu kıyamet'
Arkadaş beni hem dertli ettiniz hem de keyifli yav... Türkü bitti, maillerimi kontrol ettikten sonra facebook hesabımı açtım, bakayım dedim orada ne var ne yok..?
Bir arkadaşım paylaşmış zaman tünelimin başında asılı bir türkü; Mehrali Bey Ağıdı... Allah Allah...
'Amandır da Rüşdü Bey'im amandır
Karadağ başında tüten dumandır
Haber geldi gör halimiz yamandır
Yolu Yemendir gülü çemendir
Mehrali gelmedi deyin nedendir
Havada bulud yok bu ne dumandır
Mehlede ölen yok bu ne feğandır
Yemen'e gidenin halı yamandır
Yolu Yemendir gülü çemendir
Mehrali gelmedi eceb nedendir'
.....
Öğleni yaptık, şaşkınım... Bugün bir hal var ama nedir ki..? Karnım acıkmış, 'yemeğe gidelim' dedim çalışan arkadaşlarıma... Çıktık beraber bürodan, biraz yürüdük, lokantadayız... Girdik yemeklerimizi aldık, televizyonun altındaki masaya oturmuşuz. Sözlerini Aşık Veysel in yazmış olduğu Ata barı çalıyor;
'Bahçesi var bağı var
Ayvası var narı var
Atamızdan yadigâr
Bizde ata barı var
Uzun uzun kamışlar
Ucunu budamışlar
Benim ela gözlümü
Askere yollamışlar
Ben bir uzun kamışım
Yoluna dikilmişim
İster al ister alma
Alnına yazılmışım
Burası baba evidir
Tahtaları kevidur
Çalın vurun oynayın
Burası düğün yeri dur
Atabaridur bari
Bahçede gördüm yarı
Sesledim ses vermedi
Ağladı zarı zarı'...
Arada kafamı kaldırıp bakıyorum Artvin folklor ekibi de mükemmel oynuyor ata barını... Yemeğimizi yedik karnımız da doydu, çok şükür... Lokantadan çıkıp kaldırımdan sonra ayağımı asfalta atıyorum, bir dolmuş yanımdan geçiyor, nerede ise çarpışacağız. Bana çarpmayacak, çarpışacağız, yani durum bu... Cam açık, şöfor dirseğini kapıya dayayıp hafiften dışarıya çıkarmış, radyo açık... İçeriden Mızıka çalındı düğün mü sandın türküsü duyuluyor;
'Mızıka Çalındı Düğün Mü Sandın
Al Yeşil Bayrağı Gelin Mi Sandın
Yemene Gideni Gelir Mi Sandın
Dön Gel Ağam Dön Gel Dayanamirem
Uyku Gaflet Basmış Uyanamirem
Ağam Öldüğüne Ey Ey İnanamirem'...
Vallahi kim ne derse desin; bugün bende bir haller var, hayırlısı bakalım...
.....
Geldik yine büroya... Bir mükellefim gelmiş, telefonu çaldı. Zil sesi olarak bir türkü yüklemiş; 'açma telefonu bırak çalsın, söylesin' dedim. Sözlerini Köroğlu 'nun yazmış olduğu Köroğlu solağı türküsü;
'Uca Dağların Başında
Karlı Dağların Başında
Tek Atlı Gezdiğin Var Mı (Le Le Can)
Tek Atlı Gezdiğin Var Mı
Her Taraftan Üç Beş Kelle
Terkiye Astığın Var Mı (Le Le Can)
Terkiye Astığın Var Mı
Kargının Ucunu Salla
Etme Düşmana Eyvallah (Le Le Can)
Etme Düşmana Eyvallah
Köroğlu Söyler Şanından
Kuş Uçurmaz Meydanından (Le Le Can)
Kuş Uçurmaz Meydanından'...
İşini çözdük gönderdik mükellefimizi... Televizyonun sesini açtım biraz, kim ne anlatıyor anlayayım diye... Reklam varmış, bitti, hemen bir müzik programı başladı. Başladığı gibi Dağlar dağlar Alişimin kaşları kare türküsü;
'Aliş'imin Kaşları Kare
Sen Açtın Sineme Yare
Bulamadım Derdime Çare
Görmedin Mi Ah Civan Alişimi Tuna Boyunda
Sarmadın Mı Ah Aslan Alişimi Tuna Boyunda'...
Biter bitmez hemen arkasından Sarı Zeybek Türküsü;
'Sarı zeybek aman şu dağlara yaslanır aman
Yağmur yağar silahları efem ıslanır
Bir gün olur aman deli gönül uslanır aman
Eyvah olsun tellide doru efem şanına
Eğil bir bak mor cepkenin efem kanına'...
Her taraf buram buram Anadolu kokuyor. Benim durumum vahim... Ne durumdayım, muhakemesini yapacağım.
Üçüncü Türkü patladı, Havada bulut yok türküsü;
'Havada bulut yok bu ne dumandır
Mahlede ölü yok bu ne figandır
Şu Yemen elleri ne yamandır
Ah o yemendir gülü çimendir
Giden gelmiyor acep nedendir
Burası Huş’tur yolu yokuştur
Giden gelmiyor acep ne iştir'...
Mehrali Bey Ağıdı ile benzeşiyor sözleri, aynı türkünün farklı iki sözü var sanki... Ayrı bir araştırma konusu bu, bir ara ilgilenmek lazım. Neyse...
Biraz stresten uzaklaştık arkadaş... Türkü programı devam ediyor bir taraftan, şimdi Kışlalar doldu bugün türküsünün sözleri yanık yanık dökülüyor;
'Kışlalar doldu bugün
Doldu boşaldı bugün
Gel kardaş görüşelim
Ayrılık oldu bugün
Naçar elinden vah vah yar yar yar'...
Ben zevkten dört köşeyim... Sunucu çıkıyor ve Hoş gelişler ola Mustafa Kemal Paşa türküsü ile programımıza son veriyoruz diyor. Türkü başlayınca duygu yoğunluğundan ben de kalkıp oynamaya başlıyorum;
'Hoş gelişler ola Mustafa Kemal Paşa
Askerin milletin bayrağınla çok yaşa
Arş arş arş ileri ileri
Arş ileri marş ileri
Dönmez geri Türk'ün askeri
Sağdan sola soldan sağa
Al da bayrağın düşman üstüne'
…..
Evet dostlar..!
Bu gün 10 Kasım'dı...
Bu türküler ki; Atatürk'ün en çok sevdiği türkülerdi.
Bu hüzünlü sonbahar gününde; O 'nu kahrolarak değil de sevdiği türküler ile kıvanarak anmayı uygun gördüm.
Ne demek mi istiyorum…
Yani milletin algısına, anlayışına, duruşuna, durumuna baktığımızda;
'Ah bu şarkıların gözü kör olsun'... diyorum..
.....
Atam, Sen rahat uyu.
Cumhuriyetinin bekçisi,
Devrimlerinin nöbetçisiyiz..
Sen rahat uyu Atam..